Pazar 12 Ekim 2025 - 16:30
Yeni Nesil, Yeni Bir Eğitim Anlayışı Gerektiriyor

Havza / Bugün, 2010’lu yıllarda doğmuş bir nesille karşı karşıyayız; bu nesil artık ergenlik dönemine adım atmış durumda ve onların nasıl yetiştirileceğine odaklanmak, toplumun geleceğini belirleyebilir.

Havza Haber Ajansı muhabirinin bildirdiğine göre son yıllarda özellikle 2000 sonrası doğan yeni nesillerin farklılıklarına ve onlarla farklı biçimlerde iletişim kurma gereğine sıkça vurgu yapılmaktaydı. Ancak bugün artık 2010’lu yıllarda doğan bir nesille karşı karşıyayız; bu nesil ergenlik dönemine adım atmış durumda ve onların nasıl yetiştirileceğine odaklanmak, toplumun geleceğini şekillendirebilir.

Bu nesil teknoloji, hız ve sürekli değişim içinde büyümüş; sosyal medya ve sohbet botları aracılığıyla çeşitli konularla tanışmaktadır. Bu nedenle yeni kuşağın eğitimi için yenilikçi, esnek ve yaratıcı bir bakış açısı gerekmektedir.

Bu doğrultuda, aile ve kültür alanında faaliyet gösteren uzmanlarla görüşerek, “2010’lu yıllar nesliyle” ilgili farklı eğitim yaklaşımlarını ele aldık.

Zeynep Rahimi Talarpoşti, Havza Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“2010’lu yıllarda doğan çocukların anne-babası olmak yalnızca farklı bir bakış açısı değil aynı zamanda farklı beceriler, bilgiler ve iletişim tarzları gerektiriyor. Farklı dönemlerde doğmuş çocukları olan ebeveynler, bu farkı çok iyi anlıyorlar.”

Rahimi, İmam Ali’nin (a.s.) Nehcü’l-Belaga’daki 175. hikmetine atıfta bulunarak şöyle devam etti:

“‘Çocuklarınızı kendi âdet ve yöntemlerinize zorlamayın; çünkü onlar sizin zamanınızdan başka bir zaman için yaratılmışlardır.’”

Bu sözün, nesiller arasındaki farkın ilahî bir hakikat olduğunu vurguladığını belirterek farklı bir eğitim yaklaşımının zorunluluğunu ortaya koyduğunu ifade etti.

Aile araştırmacısı Rahimi, yeni neslin özelliklerini şöyle sıraladı:

– Yüksek zeka düzeyi,

– Cesaret ve açık sözlülük,

– Büyük miktarda bilgiye ve içeriğe kolay erişim,

– Davranış ve gelecek algısını bu bilgiye göre şekillendirme,

– Sorumluluk alma isteği ve bunu kanıtlama çabası,

– İlgilenmedikleri şeyleri kabullenmeye karşı direnç,

– Geleneksel kurallara ve teamüllere bağlı olmama eğilimi.

Rahimi’ye göre tüm bu özellikler yeni neslin eğitiminde klasik yöntemlerin yetersiz kaldığını ve ebeveynlerin de kendilerini yenilemeleri gerektiğini gösteriyor.

Rahimi sözlerine şöyle devam etti:

“Ebeveynlerin bilgilerini güncel tutmaları, medya okuryazarlığını öğrenmeleri, bu neslin dili, düşünce dünyası, kaygıları ve ilgi alanlarını tanımaları, aynı zamanda otoritelerini koruyarak anlayışlı bir iletişim kurma becerisine sahip olmaları gerekir. Bununla birlikte, İran-İslam yaşam tarzını koruma, eleştirmeden aktif bir dinleyici olma gibi özellikler de yeni neslin eğitiminde ebeveynlerin mutlaka kazanması gereken becerilerdir.”

2010’lu Yıllar Nesli” ve Sohbet Botları Çağında Eğitim

Zehra Mehrcuî ise konuşmasında şöyle dedi:

“Son yılların nesilleri, geçmiş on yıllarınkinden oldukça farklı. Sanal dünyanın hayatın merkezine yerleşmesi ve yapay zekânın insan yaşamına girmesi, yeni bir yaşam tarzı oluşturdu.”

Mehrcuî, bu yeni nesille sağlıklı iletişim kurabilmek için şu noktaya dikkat çekti:

“Her şeyden önce değişen koşulları ve ortaya çıkan farkları kabullenmemiz gerekir. Hatta bir adım öteye gidip kendimizi onların yerine koyabilmeliyiz ki duygularını anlayabilelim. Böylece onların konuşma biçimlerini, ilgisizliklerini ya da davranışlarını bir felaket olarak görmeyiz.”

İlim havzası ve üniversite hocası olan Mehrcuî şöyle devam etti:

“2010’lu yıllar kuşağından bir çocuk ya da ergen için iyi bir anne olabilmek, yalnızca bilgiyle değil kişisel olgunlukla mümkündür. Çünkü insan kendi sahip olmadığı bir niteliği başkasından bekleyemez. Ben eğer sabırlı ve hoşgörülü biri değilsem, başkalarından bunu beklemem doğru olmaz.”

Mehrcuî şu önemli noktaya da dikkat çekti:

“Manevî yönelimler, annelerin mutlaka üzerinde durması gereken hususlardandır. Allah’ın ve Ehlibeyt’in yardımı olmadan insan ne kadar modern yöntemler kullanırsa kullansın, ailenin tüm yönlerini tek başına yönetemez.”

Yeni Nesilde Kız Çocuklarının Eğitimi

Mehrcui şunları ekledi:

“Kız çocuklarıyla niceliksel ve niteliksel sürekli iletişim kurmak onlara özgüven, kendini kabul etme ve kendine inanma duygusunu kazandırmak, ebeveynlerin özellikle de babaların kızlarıyla ilişkilerinde temel bir davranış gerekliliğidir.”

Mehrcui sözlerine şöyle devam etti:

“Kızlar, yeryüzünün melekleridir ve hangi yılda ya da nesilde doğmuş olurlarsa olsunlar fark etmez. Onlar temizdir; bu nedenle bu saflığı ve canlılığı koruyacak ortamı sağlamak gerekir. Kendi değerini bilen bir kız, kendini ölçüsüz davranışlarla küçültmez ve özgüveni tam olduğunda hiçbir söz karşısında kendini kaybetmez.”

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha