Cumartesi 26 Nisan 2025 - 11:31
Yapay Zekâdan Faydalanmak Yalnızca Caiz Değil, Aynı Zamanda Vaciptir

Havza / Kum İlim Havzası Öğretim Üyeleri Cemiyeti üyesi: “Stratejik düzeydeki güç, çoğunlukla makro davranışlarla ilgilidir ve yapay zekâ da bu alanda belirgin ve önemli bir role sahiptir. Bu nedenle, devletin bu alanda azami çabayı göstermesi vaciptir. Fakihler de bu büyük güce ilişkin fıkhî hükümlerin çıkarılması konusunda ciddi bir şekilde sorumluluk taşımaktadır.”

Havza Haber Ajansı muhabirinin bildirdiğine göre Ayetullah Muhsin Eraki, 22 Nisan 2025 Salı günü Kum’daki Gadir Uluslararası Konferans Salonu’nda düzenlenen “Beşerî Bilimler Girişimlerinin Geliştirilmesinde Yapay Zekânın Uygulamaları ve Kapasitesi” konulu ulusal oturumun açılış merasiminde yapay zekâ teknolojisinden yararlanmanın fıkhî boyutlarını ve bazı dinî sorumlulukları açıkladı.

İlim Havzaları Yüksek Konseyi üyesi olan Ayetullah Eraki, yapay zekâyı modern bir güç aracı olarak tanımlayarak şu ifadeleri kullandı:

“Yapay zekâya ve onunla ilişkili teorik, teknolojik konulara eğilmek, ayrıca yapay zekâya dayalı uygulamalar ve operasyonlarla ilgilenmek hem halkın geneline hem de özellikle İslamî yönetime düşen görevlerdendir. Çünkü yapay zekâ ile ilgili meseleler, fıkhî hükümlerin kapsamına giren büyük sorumluluklar arasında yer alır. Toplumu ilgilendiren her büyük görev doğrudan yönetime hitap eder.”

Ayetullah Eraki ayrıca şöyle ekledi:

“Stratejik düzeydeki güç, genellikle makro düzeydeki davranışlarla ilgilidir ve yapay zekâ bu alanda çok önemli ve belirleyici bir rol üstlenmektedir. Bu nedenle, İslamî yönetim bu sahada en yüksek gayreti göstermelidir. Fakihler de bu büyük güce dair fıkhî hükümlerin çıkarılması konusunda ciddi bir şekilde sorumluluk taşımaktadır.”

Ayetullah Eraki, konuşmasının devamında bu yeni teknolojinin bazı fıkhî hükümlerine değinerek şöyle dedi:

“Yapay zekânın en dikkat çekici kullanımlarından biri, kişilik oluşturma ve bazı fiilleri kişilere atfetme yeteneğidir. Bu öyle bir noktaya ulaşabiliyor ki, bazen gerçek bir kişi ile yapay zekâ tarafından oluşturulmuş bir versiyonu ayırt etmek zorlaşıyor. Bu durumda şu sorular akla geliyor: Acaba bu tür bir kopyalama başlı başına caiz midir? Ve bu hükümde Müslüman, gayrimüslim ya da harbî kâfir ile gayriharbî arasında bir fark var mı?”

Ayrıca Uzmanlar Meclisi üyesi Ayetullah Eraki yapay zekânın güvenlik, ekonomi ve suç tespiti alanlarındaki kullanımlarına da değinerek şunları söyledi:

“Bu aracı, bir sanığı itirafa zorlamak için kullanmak caiz midir? Örneğin, sanığın suç ortağına benzeyen yapay bir karakter oluşturulup onun itiraf eder gibi gösterilmesi yoluyla sanığın da itirafa yönlendirilmesi şer‘en uygun mudur?”

Ayetullah Eraki fıkhî perspektifi açıklarken şu noktaya dikkat çekti:

“Bu mesele, “fıkh-ı qazâ” (yargı fıkhı) konusuna dahildir. Yani bir suçun ispatı için sadece hâkimin bilgisi yeterli midir, yoksa mutlaka bir delil (beyyine) gerekir mi? İlahi hudud ve Allah’a ait haklar söz konusu olduğunda, hâkimin bilgisi yeterli değildir; bu yüzden yapay zekâ ile suç ispatı bu alanlarda caiz değildir.

Ancak kul hakları, ister küçük ister büyük olsun – kamu güvenliği veya piyasa düzeni gibi konular da dâhil – eğer hâkim kendi bilgisiyle veya yapay zekâ gibi bilimsel araçlarla suçu tespit edebiliyorsa, bu tür bir kullanım caizdir.”

Ayetullah Eraki, toplumda güvensizlik oluşturmanın “muharebe” (İslamî yönetime karşı savaş) kapsamına girdiğini vurgulayarak şöyle dedi:

“Eğer bir kadın çarşafla toplumda huzurla dolaşamazsa ya da bir esnaf ekonomik faaliyetinde kendini güvende hissedemezse, bu durum kamu güvenliğinin ihlali ve İslamî yönetime karşı muharebe anlamına gelir. Bu tür suçlarda yapay zekâdan faydalanmak yalnızca caiz değil, aynı zamanda vaciptir.”

İlim Havzaları Yüksek Konseyi üyesi Ayetullah Eraki, konuşmasının devamında yapay zekâ ile ilgili yanlış isnat konusuna değinerek şöyle dedi:

“Bir kişi, yapay zekâ yoluyla bir başkasına yalan bir şey isnat ederse, bu eylem caiz midir? Hatta isnat edilen şey doğru olsa bile, bir kişinin gerçek kimliğini onun rızası olmadan kullanmak caiz midir? Bu sorunun cevabı şudur: Doğru bile olsa bir kişinin şahsiyetinden yararlanmak, onun izni ve rızasını gerektirir; çünkü bu bir tür tasarruf (özel mülkiyet ve kişilik hakkına müdahale) anlamına gelir.”

Ayetullah Eraki sözlerine şöyle devam etti:

“Eğer bir kişi kendisi için bir hürmet (saygınlık) tanımıyorsa ya da bizzat yalan söylediğini itiraf ediyorsa – örneğin bazı Batılı siyasetçiler gibi, ki Trump’ı örnek verdi ve “siyaset yalandır” inancını taşıdığını söyledi – bu durumda onun hürmetine riayet etmek vacip değildir. Yani kişi kendisi için saygı tanımıyorsa, başkalarının da ona saygı göstermesi vacip olmaz.”

Uzmanlar Meclisi üyesi ardından şunu vurguladı:

“Dış güvenlik meselesinde, düşman bize hiçbir hürmet tanımıyorsa, bizim de ona hürmet göstermemiz vacip değildir. Ancak bu açıklamalar, fıkhın birincil hükümleri bağlamındadır; uygulama aşamasında başka pek çok fıkhî hüküm de dikkate alınmalıdır.”

Savaşta hileye (aldatma) cevaz verilmiş olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:

“Savaş bir aldatmacadır. Örneğin, Amerika ekonomisini sarsabilecek bir haber üretilebilirse, bu doğru bir eylemdir; çünkü düşman da aynı yöntemi bize karşı kullanmaktadır. Hatta söz konusu haber uydurma bile olsa, ekonomik savaş kapsamında bu caizdir. Bu mesele “diplomasi fıkhı” alanına girer ve birincil hüküm olarak bu sahada yapay zekâdan etkin biçimde yararlanmak mümkündür.”

Son olarak Ayetullah Eraki şöyle dedi:

“İnsanlar arasındaki barışı ve ilişkileri düzeltme (ıslah-ı zât al-beyn) meselesinde, yalan söylemek sadece caiz değil, bazı durumlarda vacip bile olabilir; ister iki birey arasında olsun, ister iki siyasi akım arasında. Dolayısıyla, yapay zekâ kullanılarak bu amaca hizmet eden bir video hazırlanırsa, bu eylem güçlü şekilde müstehap (şiddetle teşvik edilen bir davranış) sayılır.”

Belirtmek gerekir ki, bu iki günlük uzmanlık oturumunun ana başlıkları şunlardı:

              •            Yapay zekâ ve kültürel endüstrilerde içerik üretimi,

              •            Kültürel ve sosyal verilerin yapay zekâ ile analizi,

              •            Yapay zekâdan kültürel girişimlerin yönetimi ve geliştirilmesinde yararlanma,

              •            Yapay zekânın eğitimde ve beşerî bilimlerin gelişiminde kullanımı,

              •            Yaratıcı endüstrilerde yapay zekânın sunduğu fırsatlar ve karşılaşılan zorluklar,

              •            Yapay zekânın kültürel kimlik ve toplumsal değerler üzerindeki etkisine dair gelecek öngörüleri.

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha