Pazartesi 24 Kasım 2025 - 16:25
İslami Standarttaki Aile, Hz. Zehra'nın (s.a.) Yaşam Tarzı Temelinde Şekillenir

Havza / Hüccet-ül İslam vel-Müslimin Ekberi Hz. Zehra'nın (s.a.) yaşam tarzının, Batı’daki krizler ve zayıflamış modeller karşısında İran ailesinin kimliğini yeniden inşa etmek için sağlam bir temel olabileceğini vurguladı. 

Havza Haber Ajansı’nın bildirdiğine göre Allame Tabatabaî Üniversitesi’nde İran İslam Cumhuriyeti Rehberliği Temsilciliği Kurumu Sorumlusu Hüccet-ül İslam vel-Müslimin Sadık Ekberi Egdem, Radyo Ferheng’in “Varlığın Biriciği” programında İslami standarttaki ailenin özelliklerini ve göstergelerini Hz. Zehra'nın (s.a.) yaşam tarzına dayanarak açıkladı. 

Hüccet-ül İslam Ekberi Hz. Zehra'nın (s.a.) benzersiz konumuna değinerek, Hz. Zehra'yı zaman ve mekân üstü bir model olarak kadınlar ve erkekler için tanıttı ve şöyle dedi: "Aile temellerine karşı yoğun saldırıların özellikle Batı toplumlarında oluştuğu ve Batı yaşam tarzının aile yapısını zayıflattığı bir dönemde, özgün ilmi ve dini modellere dönüş inkâr edilmez bir zorunluluktur."

Allame Tabatabaî Üniversitesi’nde Rehberlik Temsilciliği Kurumu Sorumlusu, Batılı sosyologların analizlerine atıfta bulunarak şöyle dedi: "Batılı düşünürler bile modern toplumlarda ailenin işlevinin ciddi biçimde zayıfladığını itiraf ediyorlar. Aile artık ekonomik, eğitimsel, ahlaki ve ilmi açıdan eski konumunu koruyamıyor. Gençlere alternatif modeller sunulmakta öyle ki örgütsel ve mekanik modeller bile aile yapısına yayılmıştır."

Hüccet-ül İslam vel-Müslimin Ekberi şöyle ekledi: "Sosyoloji alanındaki öğretim tecrübeme dayanarak söylüyorum; günümüzde şehirli ve modern yaşam tarzında aile geçmişteki güçlü varlığını büyük ölçüde yitirmiştir. Oysa ailenin yokluğu, insanın ruhu ve psikolojisine ciddi bir darbe indirir. İran ailesi, kimliğini korumak için somut modellere ihtiyaç duyar ve en iyi model Emirül Müminin Ali (a.s.) ve Hz. Zehra'nın (s.a.) ailesidir. Bu aile sevgi, maneviyat, fedakârlık, direniş ve toplumsal rol dolu bir ailedir."

Bu üniversite hocası, dini ailede çocuk terbiyesinin örneklerinden söz ederek şöyle dedi: "Bihar ül-Envar’da aktarılır ki, Hz. Zehra (s.a.) İmam Hasan’ın (a.s.) beşiğini sallarken, babaya sevgi ve saygı öğretisiyle dolu bir şiir okurdu. Bu, ebeveynlerin birlikte davranışının, eşlerin uyumunun ve duygusal terbiyenin ailedeki açık tezahürüdür."

Allame Tabatabaî Üniversitesi’nde İran İslam Cumhuriyeti Rehberliği Temsilciliği Kurumu Sorumlusu şunu da ekledi: "Dini yönetimde insana değer vermek çok geniş bir yere sahiptir ve bunun ilk tezahürü ailede görülür. Kadın ve erkek arasında karşılıklı saygı, güzel isim seçmek, eşin haklarını gözetmek ve sevgi göstermek bunlar Ehlibeyt’in (a.s.) yaşam tarzının vurguladığı eğitim ilkelerinden bazılarıdır."

Hüccet-ül İslam Ekberi Eghdam, İslam Cumhuriyeti Rehberi’nin aile konusuna yönelik geniş bakışına vurgu yaparak şöyle açıkladı: "Aile, yalnızca biyolojik veya duygusal bir alana indirgenmemelidir; her ikisi de önemli olsa da yeterli değildir. Rehber, sistemin üst düzey yetkilileriyle görüşmesinde, sosyal sorumluluk ile ailevi görevler arasında denge kurulması zorunluluğunu vurgulamıştır. Bu bakış hem yöneticilerin bireysel yaşamlarını, hem yönettikleri kurumların işleyişini, hem de ülke düzeyindeki politikaları kapsar." 

Allame Tabatabaî Üniversitesi öğretim üyesi şöyle ekledi: "Pek çok Batı ülkesinde, aile kurumunda yaşanan ciddi zararların ardından destekleyici politikalar konulmuştur. Biz krizi beklememeliyiz; bugün doğru politikalarla İran ailesini desteklemeliyiz."

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha