Havza Haber Ajansı’nın haberine göre, İlim Havzaları Araştırma Başkan Yardımcısı Hüccetü’l-İslâm ve’l-Müslimîn Ferhad Abbasî, bugün öğle saatlerinden önce Kum’daki Masumiyye Medresesi Konferans Salonu’nda düzenlenen 16. Allâme Hillî Festivali kapanış töreninde yaptığı konuşmada, İslam sisteminde havzanın stratejik konumunu açıklayarak şunları söyledi:
“Bugün ilim havzası, İslam sisteminin fikrî beyni olarak rol üstlenmektedir ve bünyesindeki okullar ile ilmî merkezler dâhil olmak üzere her bir eğitim ve araştırma birimi, ulusal sınırların ötesinde, hatta uluslararası düzeyde bir konuma sahiptir.”
Havzanın yalnızca bir ya da birkaç ilmin öğretimiyle sınırlı bir kurum olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayan Hüccetü’l-İslâm Abbasî, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İlim havzası sadece bir eğitim ya da kültür merkezi değildir; aksine günümüz çağında, cehalet ve zulmün küresel fırtınasına karşı duran ve bu karanlık akımın ilim ve bilginin nuru üzerine gölge düşürmesine izin vermeyen bilge bir ordudur.”
İlim havzasının gür ağacının temel direği: Araştırma
İlim Havzaları Araştırma Başkan Yardımcısı, havza yapısında araştırmanın konumuna işaret ederek şunları kaydetti:
“İlim havzasının gür ve köklü ağacının en önemli boyutlarından, dallarından ve meyvelerinden biri araştırmadır; ancak her türlü araştırma değil. Havzayı yalnızca bir eğitim-kültür kurumu olarak değil, stratejik bir düşünce müessesesi olarak tanıtan nitelikli araştırma kastedilmektedir.”
İthal bilimler karşısında dinî ilim söyleminin güçlendirilmesi
Hüccetü’l-İslâm ve’l-Müslimîn Abbasî, toplumun fikrî atmosferinde bazı ithal bilimlerin baskın hâle gelmesini eleştirerek şöyle dedi:
“Havza araştırmaları, ithal bilimler karşısında dinî ilim söylemini güçlendirerek durmalıdır; zira bu bilimler ne yazık ki bazı durumlarda, beşerî ve İslami ilimler alanında yazı yazan kişilerin düşünce ve bakış açıları üzerinde gölge oluşturmuştur.”
Dinî bilgilerin yönetişim ve eğitim modellerine dönüştürülmesi
Konuşmasının devamında Hüccetü’l-İslâm Abbasî şunları söyledi:
“Özgün havza araştırmaları; fıkıh, kelâm ve ahlâk gibi kıymetli ilimleri yönetişim, yasama ve eğitim sistemi alanlarında uygulanabilir modellere dönüştürür ve ilim havzasını ülkenin bilimsel hareketine rehberlik eden bir konuma taşır.”
İlim Havzaları Araştırma Başkan Yardımcısı, havzanın eleştirel rolüne vurgu yaparak şu değerlendirmede bulundu:
“Havza; yaygın beşerî bilimlerin temellerine yönelik köklü ve epistemolojik eleştiriler sunarken aynı zamanda İslami alternatif modeller önermek suretiyle Yeni İslam Medeniyeti ufkunu çizmelidir. Bu ideallerin gerçekleşmesi için gerekli bilimsel yol haritasını da ortaya koymak havzanın sorumluluğudur.”
İlim havzalarında araştırma kültürünün kurumsallaştırılması
Hüccetü’l-İslâm ve’l-Müslimîn Abbasî, ilim havzalarının rolüne değinerek şöyle dedi:
“Bilimsel bir merkez konumunda bulunan ilim havzaları, bu kimliğin farkında olmalı ve havzanın tüm ilmî kademelerinde araştırma kültürünü ciddi ve kurumsal bir biçimde takip etmelidir. Bu, bilimsel zirvelere ulaşmanın ve günümüz İslam toplumunun ihtiyaçlarına cevap verebilmenin temel şartıdır.”
Araştırma kültürünün kurumsallaştırılması
Araştırma kültürünün kurumsallaştırılmasının önemini bir kez daha vurgulayan Hüccetü’l-İslâm Abbasî, şunları kaydetti:
“Araştırmanın kurumsallaştırılması; okullar ve eğitim merkezleri düzeyinde araştırma becerilerinin ciddi biçimde öğretilmesi anlamına gelir. Araştırma odaklı bir eğitim sistemi oluşturmak temel hedeflerimizdendir.”
Bu hedefe ulaşmanın yollarını açıklayan Hüccetü’l-İslâm Abbasî, şu hususlara işaret etti:
“İlim havzaları ve eğitim merkezlerinde nitelikli araştırma eğitim programlarının düzenlenmesi; araştırma alanında yetenekli ve potansiyeli bulunan öğrenci ve talebelerin tespit edilmesi; genç araştırmacılar için bağımsız motivasyon ve fırsatların sağlanması; içerik üretimi ve araştırma faaliyetleri için araştırmacılar arasında ağ oluşturulması; okullar ve eğitim merkezleri düzeyinde araştırmacı ve yeni araştırmacılara sürdürülebilir desteklerin sunulması; ayrıca araştırmaların değerlendirme sisteminin gözden geçirilip ıslah edilmesi ki bunun okullar düzeyinden başlaması gerekmektedir.”
İlim Havzaları Araştırma Başkan Yardımcısı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu alandaki en önemli somut adımlardan biri Allâme Hillî Festivali’nin düzenlenmesidir. Bu yıl 16’ncısı gerçekleştirilen festival, talebeler ve hocaların katılımıyla onların araştırma alanındaki emeklerinin takdir edilmesi için uygun bir zemin oluşturmaktadır.”
Geçen eğitim yılında 11 bin araştırma eseri üretildi
Hüccetü’l-İslâm Abbasî, havzanın araştırma faaliyetlerinin genişliğine işaret ederek şunları söyledi: “Geçtiğimiz eğitim yılı boyunca talebeler ve hocalar tarafından 11 bini aşkın araştırma eseri üretilmiştir. Bu kapsamda yaklaşık 7 bin talebe, kitap, makale, tez ve araştırma projeleri gibi çeşitli eserler kaleme almıştır.”
Hüccetü’l-İslâm ve’l-Müslimîn Abbasî, konuşmasının devamında; bu festivalin tüm paydaşları olan hocalara, talebelere, okul yöneticilerine ve il düzeyindeki araştırma birimleri sorumlularına teşekkür ederek, bu çabaların ilim havzalarının bilimsel seviyesinin yükseltilmesinde araştırmanın önemini ve konumunu açıkça ortaya koyduğunu ifade etti.
Bilimsel etkinliğin sürekli devam eden ve güçlü bir sisteme dönüştürülmesi
Hüccetü’l-İslâm ve’l-Müslimîn Abbasî, bilimsel etkinliklerin konumunun yükseltilmesi gereğine vurgu yaparak şöyle dedi:
“Bu tür etkinlikler yalnızca yıl sonunda yapılan bir yarışma olarak görülmemeli; onları basit bir rekabetle sınırlamak, asıl hedefi karşılamaz. Bu etkinliklerin amacı, sadece teşvik etmek ya da mevcut durumu yansıtmak değildir; sahip oldukları potansiyel çok daha geniştir ve öncesinde ve sonrasında doğru planlama ve rehberlik yapılabilir.”
Hüccetü’l-İslâm Abbasî sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu etkinlik kapsamlı, sürekli ve güçlü bir sisteme dönüştürülebilir; aynı zamanda ilim havzalarında ideal bilimsel durumun tasvir edilmesine rehberlik eden bir ışık ve bu hedefin gerçekleştirilmesi için zemin hazırlayıcı bir rol üstlenebilir. Ayrıca genç araştırmacıların tespiti, yetiştirilmesi ve teşvik edilmesi için düzenli ve sistematik bir platform olarak da kullanılabilir.”
Katılım düzeyinin yükseltilmesi ve ilim havzalarının araştırma merkezlerine dönüştürülmesi
Hüccetü’l-İslâm Abbasî sözlerine şöyle devam etti:
“Bu etkinliğin temel amacı, her bir ilim havzasını büyük bir araştırma odağına dönüştürmektir. Bu nedenle, ilim üretimi ve yayımı alanında talebelerin, hocaların ve havza yöneticilerinin daha aktif katılımı özel bir önem taşımaktadır.”
Katılımcı istatistiklerine değinen Hüccetü’l-İslâm Abbasî, şunları ifade etti:
“Bu etkinliğe ilim havzalarından 70 kişi katılmıştır ve okul düzeyindeki seçkinler, 7 bin talebe ve hocayı temsilen burada bulunmaktadır. Her ne kadar bu sayı, toplam talebe nüfusuna kıyasla hâlâ düşük olsa da hedefimiz katılımı kayda değer biçimde artırmaktır. İl düzeyindeki seçkinler 700 kişi, ülke genelindeki aşamada ise 90’dan fazla kişi yer almıştır. Üretilen eserler ve titiz değerlendirmeler, ilim havzalarında bilim üretiminin kalbinin attığını açıkça göstermektedir.”
İlim havzalarında bilim üretimi hız ve dinamizmle sürüyor
Hüccetü’l-İslâm ve’l-Müslimîn Abbasî, talebelerin ilmî kapasitesine vurgu yaparak şunları söyledi:
“Büyük bir gururla ifade ediyoruz ki ilim havzaları hız ve canlılıkla bilim üretmeye devam etmektedir. Havzanın aktif insanî ve ilmî sermayesi, bu ilmî kurumun araştırma ve bilgi üretimini geliştirme konusunda yüksek bir kapasiteye sahip olduğunu ortaya koymaktadır.”
Allâme Hillî (r.a.) Festivali’nde 90 ilmî yeteneğe takdir
İlim Havzaları Araştırma Başkan Yardımcısı, şunları kaydetti:
“Bugün takdir edilecek olan bu kıymetli isimler, yaklaşık 90 kişidir. Bu takdir yalnızca onların bireysel çabalarına yönelik değil, aynı zamanda hocalarının ve yöneticilerinin emeklerinin de bir karşılığıdır.”
Hüccetü’l-İslâm ve’l-Müslimîn Abbasî sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu ilmî sermayeler, doğru destek ve rehberlik sağlandığı takdirde yakın gelecekte ülkenin temel ve uygulamalı sorunlarının çözümünde önemli roller üstlenebilir. Doğru yönlendirme, kapasite artırımı, ağ oluşturma ve motivasyon sağlama ile bu seçkinlerin emeklerinin meyve verdiğine şahit olacağız.”
Festivalde emeği geçenlere teşekkür
Hüccetü’l-İslâm ve’l-Müslimîn Abbasî ayrıca tüm emeği geçenlere, hocalara ve ilmî grup üyelerine teşekkür ederek şöyle dedi:
“Merkez yönetimindeki çalışma arkadaşlarıma, hizmet birimlerinden festival sekreterliğine kadar emeği geçen herkese ve tüm değerli hocalarımıza şükranlarımı sunuyorum.”
yorumunuz