Havza Haber Ajansı'nın bildirdiğine göre Hüseyin'in (a.s) Erbain'i yalnızca dini bir tören değildir; bu olay, insanlık tarihindeki en canlı aşk, fedakarlık ve direniş destanının tezahürüdür. Dünyanın dört bir yanından milyonlarca insanın, yürüyerek ve en zor koşullarda Kerbela'ya doğru hareket etmesi sadece bir ziyaret değil; "manevi devrimdir."
Şaşırtıcı İstatistikler:
Farklı milliyetlerden, ırklardan ve dinlerden 20 milyondan fazla ziyaretçi birkaç gün içinde Kerbela'ya geliyor.
Dünyanın en büyük toplanma etkinlikleriyle karşılaştırıldığında tarihte, bu kadar gönüllü ve aşkla katılım sağlayan başka bir olay görülmemiştir.
Savaş ve güvensizlik dönemlerinde bile, Erbain kervanları asla durmadı; bu, sarsılmaz bir inancın işaretidir.
Erbain'in Bugünkü Dünyaya Mesajı
Zulme Karşı Direnişdir:
Erbain yürüyüşü, İmam Hüseyin'in (a.s) zulme sessiz kalmaya karşı çıkmak için başlattığı yolun devamıdır.
Sınır Ötesi Birlik:
Şii, Sünni, Hristiyan ve hatta dindar olmayanlar bu yürüyüşte bir araya geliyor.
İnsanlık Hâlâ Yaşıyor:
Bugünün maddiyatçı dünyasında, Erbain hala aşk ve fedakarlığın milyonlarca insanı birleştirdiğini kanıtlıyor.
Neden Düşmanlar Erbain'den Korkuyor?
Şiiliğin yumuşak gücü: Hiçbir silah bu insanlık okyanusuna karşı duramaz.
Erbain, milletlerin uyanışı için bir modeldir; Filistin'den Yemen'e kadar insanlar direniş dersleri alıyor.
Düşmanın bölücülük yaratma çabaları (ziyaretçilere saldırmak gibi) her zaman başarısız kalmıştır.
Erbain sadece bir "olay" değildir; bir "harekettir." Bu yürüyüş, her yıl haykıran İslam ümmetinin atan kalbidir:
"Her gün Aşura'dır, her yer Kerbela'dır ve her insan seçimini yapmalıdır. Ya Hüseyin gibi olmalı ya da Yezid gibi!"
Şehit Seyyid Hasan Nasrallah doğru ve haklı olarak bu sözü söyledi: "Bu bir mucizedir. Ama tekrarlanan bir mucize, çünkü Hüseyin'in (a.s) kanı asla kuruyamaz."
yorumunuz