Salı 2 Eylül 2025 - 14:32
İnkılap Rehberi’nin İmam (r.a) Hakkındaki Sözleri Hüccet ve Ölçüdür / İlmin Üretimi Yalnızca Araştırma Merkezlerinde Değil Doğrudan İlim Havzalarının İçinde Gerçekleşmelidir

Havza / İlim Havzaları Genel Müdürü, İmam’ın (r.a) şahsiyetinin kısmi ve hizipçi yorumlara indirgenmesini eleştirerek şöyle vurguladı: “İmam’ın (r.a) adıyla bazen eksik tefsirler yapıldı ve bu da onun kapsamlı düşünce sisteminin parlamasına engel oldu. İmam’ın (r.a) en iyi müfessiri, Muhterem Rehber’dir ve onun İmam’dan (r.a) aktardığı sözler hüccet ve ölçüdür.”

Havza Haber Ajansı muhabirinin bildirdiğine göre Ayetullah Ali Rıza Arafi, Genç Talebeler Evi yöneticileriyle yönetim merkezinde yaptığı görüşmede İmam Humeyni’nin (r.a) çağdaş İran tarihindeki konumuna dair bazı noktaları dile getirerek şöyle ifade etti:

“İmam Humeyni (r.a), İslam dünyasında eşsiz ve benzersiz bir cevherdi. Onun varlığı, irfanî bakışı ve düşünceleri üzerine ne kadar çalışılsa yine de azdır. Ben şahsen çocukluğumdan itibaren babamın İmam’a (r.a) hayran olduğu bir evde yetiştim; evimizin atmosferinde İmam’ın (r.a) adı ve davası dolaşırdı. Bu terbiye sebebiyle daha çocukluğumun ilk yıllarından itibaren İmam’ın (r.a) düşünceleriyle tanıştım ve ona olan sevgi kalbimde kök saldı.”

İlim Havzaları Genel Müdürü, çocukluk ve gençlik yıllarına dair hatıralarına değinerek ekledi:

“Çocukluk yıllarımda İmam (r.a) sürgündeydi ve görünürde onun geri dönüşü için hiçbir ihtimal yoktu. Pehlevî rejiminin ülke üzerindeki hakimiyeti, baskısı, işkenceleri ve zulmü öylesine ağırdı ki kimse bir değişim umudu taşıyamıyordu. Ancak buna rağmen dinî ilim havzalarının kalbinde ve her bir talebenin gönlünde İmam’a (r.a) karşı derin bir aşk dalgalanıyordu. Bu olağanüstü ve ilahî bir olguydu; zira böyle bir aşk hiçbir zahirî hesapla izah edilemezdi.”

İnkılap Rehberi’nin İmam (r.a) Hakkındaki Sözleri Hüccet ve Ölçüdür / İlmin Üretimi Yalnızca Araştırma Merkezlerinde Değil Doğrudan İlim Havzalarının İçinde Gerçekleşmelidir

İmam (r.a) İslam’ı Medeniyet Kurucu, Kapsamlı ve Akım Oluşturucu Bir Din Olarak Tanıttı

Anayasa Koruyucular Konseyi’nin fakih üyelesi şu vurguyu yaptı:

“İmam Humeyni (r.a), o yıllarda büyük bir dönüşüm umudunu diri tutabilen tek şahsiyetti. Meşrutiyet’ten petrolün millîleştirilmesi hareketine kadar bütün İslami hareket tecrübelerinin başarısızlıkla sonuçlandığı, hatta devrimcilerin ve âlimlerin umutsuzluğa kapıldığı bir dönemde İmam Humeyni (r.a) yeni ufuklar açtı. O, İslam’ı yalnızca bireysel veya ibadete yönelik bir din olarak değil; medeniyet kurucu, kapsamlı ve toplumsal akımları harekete geçiren bir din olarak sundu ve İslam’ın medeniyet düzeyinde dünyayı yeniden inşa edebileceğine inanıyordu.”

"İmam’ın (r.a) adıyla bazen eksik tefsirler yapıldı ve bu da onun kapsamlı düşünce sisteminin parlamasına engel oldu. İmam’ın (r.a) en iyi müfessiri, Muhterem Rehber’dir ve onun İmam’dan (r.a) aktardığı sözler hüccet ve ölçüdür."

İmam-ı Rahil’in (r.a) Üç Temel Şahsiyet ve Liderlik Unsuru

Ayetullah Arafi, İmam-ı Rahil’in (r.a.) şahsiyet ve liderlik özelliklerini hatırlatarak şöyle dedi:

“İmam’ın (r.a) şahsiyetinde üç temel unsur toplanmıştı: Birincisi Kur’an, sünnet ve fıkıhtan beslenen fikrî temeller ve kapsamlı bir siyasi teori; ikincisi, İran ve dünyanın gerçeklerini derinlemesine tanıma; üçüncüsü ise sahaya girme ve dönüşüm gerçekleştirme yönünde cesaret ve umut. Bu eşsiz bileşim yalnızca İmam Humeyni’de (r.a) vardı ve onu çağdaş İslam tarihinde benzersiz bir şahsiyet haline getirdi.”

Ayetullah Arafi, İmam Humeyni’nin (r.a) küresel bakışına işaret ederek şöyle devam etti:

“İmam, birçok kimsenin sınırlı düzeyde harekete geçmeyi düşündüğü bir ortamda, geniş ufuklu ve kuşatıcı bir bakışla yeni bir dünyanın öncüsü oldu. Onun Kum’daki havzada yaptığı konuşmalar ve özellikle Feyziye’deki tarihi hitabesi, çağdaş tarihin dönüm noktası oldu. Öyle ki CIA gibi dış istihbarat kurumları bu sözlerin geniş bir âlimler grubunun istişaresiyle hazırlanmış olabileceğini düşündüler. Halbuki İmam (r.a), hiçbir destek olmadan sadece kendi dehası, ilhamı ve derin görüşlülüğüyle o konuşmaları yaptı.”

İmam Humeyni (r.a), İran’daki İslami Hareketin Ard Arda Yaşadığı Tüm Başarısızlıkları Telafi Etmeyi Başardı

Ayetullah Arafi şöyle belirtti:

“İmam Humeynİ (r.a), düşünce ile eylemi birleştirerek İran milletini büyük İslami İnkılabın zaferine yönlendirdi. Şüphesiz İmam’a olan sevgi, onun şahsiyetinin büyüklüğünden ve kapsamlı bakış açısından ilham alan bir sevgi olup, halkın ve özellikle havza ve üniversite gençliğinin kalplerinde dalgalanıyordu.”

İslami İnkılabın Geleceği için İmam Humeyni’nin (r.a) Düşüncelerinin Yeniden Okunmasının Önemi

İlim Havzaları Genel Müdürü, İmam Humeyni’nin (r.a) düşüncesinin kapsamlı şekilde anlaşılması ve onun ekolünün yeniden okunmasının gerekliliğine vurgu yaparak şunları belirtti:

“Bugün de tıpkı İslami Hareket’in başlangıç döneminde olduğu gibi toplum ve havza, İmam’ın (r.a) yüksek ruhuna ve vizyonuna ihtiyaç duymaktadır.”

Uzmanlar Meclisi üyesi olan Ayetullah Arafi, İmam Humeyni’nin (r.a) çağdaş İran ve İslam dünyasındaki eşsiz rolüne işaret ederek şöyle dedi:

“Bölge ve İslam dünyası, Batılı güçler ve din karşıtı akımların etkisi altındayken ve sosyal bilimlerdeki hakim teoriler, dini ve siyaseti sona ermiş kabul ediyordu ve işte o sırada İmam Humeyni (r.a) parladı. Bu, eşsiz bir olguydu; çünkü o, sınırlı imkanlara ve o dönemin kapalı ortamına rağmen Kum’dan İslam dünyasına yeni bir ufuk gösterdi.”

"Çağdaş fıkıh ve eklemlenmiş felsefeler gibi projeleri havza içinde yürütüyoruz ve birçok proje ağır bir idari yapı olmadan yalnızca öğretim üyeleri ve talebelerin bilimsel kapasitesine dayanarak ilerliyor."

Toplum Her Zamankinden Daha Fazla İmam’ın (r.a) Düşüncesine İhtiyaç Duyuyor

Ayetullah Arafi şunları ekledi:

“Bugün de bu deneyimin ruhuna ihtiyacımız var; zira gelecekte fırsatlarla ve tehlikelerle dolu değişimlere karşı toplum ve havza her zamankinden daha fazla İmam’ın (r.a) düşüncesine ve kültürüne muhtaçtır. Oysa bu yüksek ruh ve bakış, devrimci akımlar arasında henüz yeterince belirgin değildir.”

İlim Havzaları Genel Müdürü, İmam’ın (r.a) şahsiyetinin kısmi ve hizipçi yorumlara indirgenmesini eleştirerek şöyle vurguladı:

"İmam’ın (r.a) adıyla bazen eksik tefsirler yapıldı ve bu da onun kapsamlı düşünce sisteminin parlamasına engel oldu. İmam’ın (r.a) en iyi müfessiri, Muhterem Rehber’dir ve onun İmam’dan (r.a) aktardığı sözler hüccet ve ölçüdür."

Ayetullah Arafi, İmam Humeyni’nin (r.a) sözleriyle kişisel yakınlığını anlatan anılarını paylaşarak şöyle dedi:

“Özellikle inkılap öncesi dönemde yaptığı konuşmaları defalarca dinledim ve her seferinde derin bir etki aldım. İmam’ın (r.a) ahlakı, fıkhı ve irfanı havza ve topluma aktarılması gereken özelliklerdir. Neyse ki bu alanda çeşitli kurumlar çalışmalar yürütüyor ancak havzada İmam’a (r.a) dair kişisel yakınlık ve kapsamlı anlayış güçlendirilmelidir.”

İlim Havzaları Yüksek Konseyi Üyesi şunları vurguladı:

“Bu çabalar yalnızca geçmişi yeniden tanımak için değil; aynı zamanda inkılap ve havzanın geleceğini aydınlatmak içindir. Bu nedenle İmam hakkında yapılan araştırmalar ve söylem geliştirme çalışmaları stratejik, zorunlu ve takdire şayan çalışmalardır.”

İnkılap Rehberi’nin İmam (r.a) Hakkındaki Sözleri Hüccet ve Ölçüdür / İlmin Üretimi Yalnızca Araştırma Merkezlerinde Değil Doğrudan İlim Havzalarının İçinde Gerçekleşmelidir

Havza ve İslam İnkılabı Arasındaki Karşılıklı Rol

İlim Havzaları Müdürü, havza ile İslam İnkılabı arasındaki karşılıklı ilişkiye işaret ederek şunları söyledi:

“Ruhaniyet, inkılabın ve İslami düzenin oluşumunda eşsiz bir rol oynadı. Karşılığında inkılap da dinî ilimler havzalarını kapsamlı dönüşümlerden geçirdi. Bugün havza benzeri görülmemiş fırsatlar ve tehditlerle karşı karşıyadır; genç talebeler bu fırsatları ve tehditleri iyi anlamalıdır.”

Bu fırsatları açıklarken şunları belirtti:

“İslam İnkılabı’nın bereketi, havzanın önüne pek çok yol açtı. Günümüzün küresel arenası büyük fırsatlarla doludur, ancak maalesef biz bunların yalnızca sınırlı bir kısmından yararlandık. İslam İnkılabı’nın kapasitesi yalnızca Direniş ekseninin ötesine geçerek etkisini tüm Afrika ve dünyanın diğer bölgelerine yaymasına imkan tanımaktadır.

"Resmi yapılar gerekli olmakla birlikte, cihadî ruhu ve bağımsız hareketleri zayıflatmamalıdır; tıpkı Yüce Rehber’in de vurguladığı gibi halk tabanı, bağımsız gruplar ve özgür bilimsel akımlar her zaman öncelikli olmalıdır."

İlim Havzalarının Uluslararası Olmasının Gerekliliği

Ayetullah Arafi, havzaların uluslararasılaşmasının önemine vurgu yaparak şunları ekledi:

“Bugün dünya, sekiz milyar civarında bir nüfusla karşı karşıya ve havza, bu dünyayı daha derinlemesine anlamalıdır. Ne yazık ki bu kapasiteden payımız çok azdır. Oysa elimizde sonsuz fırsatlar vardır ve bu fırsatların özünü İmam Humeyni’nin (r.a) düşüncesi oluşturur.”

Bu fırsatların yanında havza ve alimler için büyük tehditlerin de bulunduğunu belirten Ayetullah Arafi şöyle devam etti:

“Dış düşmanlıklardan içsel zorluklara kadar pek çok tehdit vardır ve bu tehditlere karşı ihmalkâr olursak ciddi zararlar görürüz. Bu nedenle bugün, her zamankinden daha fazla ilim havzaları İmam Humeyni’nin (r.a) düşüncesini yeniden okumaya, ekolüyle yakınlaşmaya ve Rehber’in yönlendirmelerinden yararlanmaya ihtiyaç duymaktadır.”

Eşi Görülmemiş Fırsatlar ve Tehditler / Havza Gençliği Tereddütsüz Sahaya Girmeli

İlim Havzaları Genel Müdürü, havzaların mevcut ve gelecekteki durumunu değerlendirerek şunları söyledi:

“Son üç-dört yıldır havzanın ve alimlerin geleceğine dair tartışmalar başladı. Havza, eşsiz fırsatlara sahip olmakla birlikte benzeri görülmemiş tehditlerle de karşı karşıyadır ve havza gençliği tereddüt etmeden sahaya girmelidir.”

Ayetullah Arafi ayrıca havzaların küresel ölçekte eşsiz fırsatlarla ve ciddi iç ve dış tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirterek, bunlara stratejik bir bakış açısıyla cevap verilmesi gerektiğini vurguladı.

Devamında Batılı merkezlerin ilim havzası ve ruhaniyete yönelik sürekli planlarına değinen Ayetullah Arafi şunları söyledi:

Düşmanlarımız, Batılı araştırma merkezleri ve düşünce kuruluşlarında yıllardır derinlemesine çalışarak, inkılap ve İslami düzene zarar vermek için planlar yaptılar. Bu planlar sürekli olarak güç merkezleriyle bağlantılı hale getirildi ve ruhaniyet ile inkılap üzerinde baskı uygulamak için kullanıldı.”

İlim Havzaları Yüksek Konseyi üyesi, havzanın geleceğinin tarihte benzeri az görülmüş fırsatlar ve tehditlerle dolu olduğunu belirterek şunları ekledi:

“Bugünün gençliği bu şartları doğru şekilde tanıyarak sahaya girmelidir. Fırsatları gerektiği gibi değerlendiremedik ve son kırk yıl içinde çeşitli ülkelere yaptığım seyahatler ve gözlemlerimde bunun pek çok örneğini gördüm; bu da düşmanların ilim havzalarına karşı dikkatli ve zekice çalışmalar yürüttüğünü, oysa bizim bu duruma uygun şekilde yeterli adımı atamadığımızı gösteriyor.”

“Havzanın geleceği eşsiz ve benzersiz fırsatlara sahip olmakla birlikte tarihte az rastlanır tehditlerle de karşı karşıyadır; bu nedenle havza gençliği tereddüt etmeden sahaya girmelidir.”

Cihadî Ruhun Zayıflatılmasının ve Bağımsız Hareketlerin Yasaklanması

Ayetullah Arafi, havzada yapılandırmanın önemine değinerek şunları söyledi:

“Resmî yapılar gerekli olmakla birlikte, cihadî ruhu ve bağımsız hareketleri zayıflatmamalıdır. Tıpkı Yüce Rehber’in de vurguladığı gibi halk tabanı, bağımsız gruplar ve özgür bilimsel akımlar her zaman öncelikli olmalıdır; çünkü kendi kendine doğan ve içten gelen hareketler, havza ve toplum üzerinde yüksek etki kapasitesine sahiptir.”

İlim Havzaları Genel Müdürü, bu tür hareketlerden örnekler vererek şöyle devam etti:

“Son yıllarda, havzada yaklaşık 50 kendi kendine doğan ve bağımsız hareket tespit edilip desteklenmiştir. Bunlardan bazıları İslami yaşam tarzı, uluslararası tebliğ ve cihadî faaliyetler gibi farklı alanlarda kayda değer etkiler göstermiştir. Bu akımlar güçlendirilmelidir ve biz de sınırlı da olsa onlara destek sağlamaya çalıştık.”

Ayetullah Arafi, havzanın bilimsel yaklaşımına da değinerek şunları belirtti:

“Havzada amacımız, bilgi üretiminin doğrudan havzanın özünde ve merkezinde gerçekleşmesi, yalnızca idari araştırma merkezleri çerçevesinde yürütülmemesidir. Bu nedenle çağdaş fıkıh ve eklemlenmiş felsefeler gibi projeleri havza içinde yürütüyoruz ve birçok proje, ağır bir idari yapı olmadan yalnızca öğretim üyeleri ve talebelerin bilimsel kapasitesine dayanarak ilerliyor.”

İnkılap Rehberi’nin İmam (r.a) Hakkındaki Sözleri Hüccet ve Ölçüdür / İlmin Üretimi Yalnızca Araştırma Merkezlerinde Değil Doğrudan İlim Havzalarının İçinde Gerçekleşmelidir

Genç Talebeler Evi’ne Stratejik Bir Öneri

İlim Havzaları Genel Müdürü, havzanın İmam Humeyni’nin (r.a) düşünceleriyle daha fazla yakınlaşmasının önemine değinerek şunları söyledi:

“Önemli önerilerden biri, Genç Talebeler Evi’nin İmam Humeyni’nin (r.a) düşüncelerini yayma konusunda havza tarafından güvenilen bir merkez olarak tanınmasıdır. Bu merkez talebeler ve ruhaniyet arasında İmam’ın (ra) düşüncelerini açıklama ve yayma konusunda özel bir misyon üstlenebilir; böylece toplum üzerinde de etkili olabilir. Bu yapının bağımsızlığını koruyarak, havzalar ona etkili ve tanımlı destekler sağlayabilir.”

Ayetullah Arafi sözlerini şöyle tamamladı:

“İmam’ı (r.a) tanımak ve düşüncelerini yaymak inkar edilemez bir zorunluluktur. Biz her zaman İmam’ın (r.a) düşüncesine dönme yolunda ilerlemeliyiz ki havza ve alimler tehditlere karşı durabilsin ve önümüzdeki büyük fırsatlardan en iyi şekilde yararlanabilsin.”

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha