Havza Haber Ajansı'na göre bu metin "Tesettür Meselesi ve Batılı Devlet Adamlarının Kadınların Çıplaklığı Üzerine Direniş Felsefesi" konulu eserinden şehit üstat Mutahhari'nin ifadelerinin bir derlemesidir.
Görünüşe göre mesele kadının ne yapması gerektiğidir: Kapalı mı dışarı çıkmalı yoksa çıplak mı? Yani mesele adı geçen kişi kadın olduğu için bazen merhamet dolu bir dille sorulmaktadır; kadın özgür mü olmalı yoksa mahkum ve esir mi? Ancak meselenin ruhu ve iç yüzü bambaşka bir şeydir.
O da şudur ki erkek kadından cinsel sömürü konusunda zina dışında tam bir özgürlüğe sahip olmalı mı yoksa olmamalı mı? Yani bu meselede çıkar sahibi olan erkektir, kadın değil. En azından bu konuda erkek kadından daha fazla çıkar sahibidir.
Will Durant'ın dediği gibi: "Kısa etekler terziler dışında tüm dünya için bir nimettir."
Dolayısıyla meselenin ruhu, zevk almanın aile ortamı ve meşru eşler ile sınırlanması ya da zevkin serbest bırakılması ve topluma yayılmasıdır.
İslam açısından cinsel zevklerin aile ortamı ve meşru eşler ile sınırlanması:
• Psikolojik açıdan, toplumun ruh sağlığına katkıda bulunur.
• Ailevi açıdan, aile bireyleri arasındaki ilişkileri güçlendirir ve çiftler arasında tam bir samimiyet sağlar.
• Sosyal açıdan, iş gücü ve toplum faaliyetlerinin korunmasına ve tam anlamıyla uygulanmasına neden olur.
• Kadının erkek karşısındaki durumu açısından, kadının değerinin erkek karşısında yükselmesine sebep olur.
Kaynak: Üstat Mutahhari, Tesettür Meselesi, s. 76-75
Havza / Meselenin yüzeysel görünümü kadının tesettürü ile özgürlük veya esaret içinde olup olmadığıdır. Ancak gerçek şu ki asıl konu erkeğin cinsel sömürü konusundaki özgürlüğü veya kısıtlaması üzerinedir.
yorumunuz