Havza Haber Ajansı’nın İstanbul’dan bildirdiği habere göre, İslam düşüncesinin önde gelen isimlerinden Allâme Seyyid Muhammed Hüseyin Tabâtabâî’nin vefatının 44. yıldönümünde Kevser Akademi tarafından düzenlenen “Çağdaş İslam Düşüncesinde Allâme Tabâtabâî’nin Yeri ve İlmî Katkıları” başlıklı seminer, 15 Kasım 2025 Cumartesi akşamı Kevser Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Etkinlik; tefsir, felsefe ve irfan sahalarında bıraktığı izlerle tanınan Allâme’nin mirasını yeniden okumak ve eserlerinin günümüz meselelerine nasıl ışık tuttuğunu tartışmak amacıyla düzenlendi.
Seminer, Kur’ân-ı Kerîm tilaveti ile başladı; devamında sahnede gösterilen klipte Allâme Tabâtabâî’nin hayatı, ilmî mücadelesi ve eserlerinin kısa bir özeti yer aldı. Klipte özellikle El-Mîzân tefsiri ve Allâme Tabâtabâî’nin felsefi-irfânî yaklaşımının toplumsal ve entelektüel boyutlarına dikkat çekildi. Katılımcılar, klip gösterimi boyunca büyük bir dikkatle sunulan arşiv görüntüleri ve akademik değerlendirmeleri izledi.

Açılış konuşmasını yapan Yusuf Tazegün, Kevser Akademi’nin düzenlediği bu tür etkinliklerin amacını “gelecek kuşaklara ilmî mirası aktarmak ve klasik metinlerle çağdaş düşünce arasında köprü kurmak” olarak özetledi. Tazegün, Allâme Tabâtabâî’nin eserlerinin yalnızca akademik bir miras olmadığını; aynı zamanda modern Müslüman entelektüel için bir düşünme ve yaşama rehberi teşkil ettiğini vurguladı.

Programın ana bölümünde kürsüye çıkan Musa Güneş, “Çağdaş İslam Düşüncesinde Allâme Tabâtabâî’nin Yeri ve İlmî Katkıları” başlıklı kapsamlı sunumunu gerçekleştirdi. Güneş, konuşmasında Allâme Tabâtabâî’nin El-Mîzân tefsirini merkeze alarak şu temel noktalara dikkat çekti: Allâme Tabâtabâî’nin metodolojisinde akıl, nakil, felsefi analiz ve tasavvufi kavrayışın birlikte ele alınması; metne çok boyutlu yaklaşımı sayesinde ayetlerin tarihî, dilsel ve metafizik bağlamlarının bütüncül bir şekilde yorumlanması ve bu yaklaşımın günümüz İslam düşüncesine sağladığı kavramsal zenginlik.
Sunumunda örnek tahlillere de yer veren Güneş, El-Mîzân’daki bazı yorumların çağdaş etik, siyaset ve toplum tartışmalarına doğrudan temas ettiğini; bu nedenle Allâme Tabâtabâî’nin eserlerinin sadece ilahiyatçıları değil, aynı zamanda hukukçuları, felsefecileri ve sosyal bilimlerle ilgilenen akademisyenleri de besleyebileceğini belirtti. Güneş, ayrıca Allâme Tabâtabâî’nin felsefi yaklaşımının Molla Sadra geleneğiyle kurduğu bağlantıları, ontolojik ve epistemolojik katkılarını da aktararak dinî metin-okuma pratiğine dair zengin bir panoram sundu.

Seminerin dikkat çeken diğer bir yönü, seminer boyunca katılımcıların aktardığı gözlemler ve sorular oldu. Genç araştırmacılar, Allâme Tabâtabâî’nin usul ve yönteminin nasıl çağdaş meselelerin çözümünde kullanılabileceğini; ayrıca eserlerinin tercüme ve yaygınlaştırılması yoluyla sınır ötesi düşünsel etkileşimlerin nasıl güçlendirilebileceğini sordular. Araştırmacı-Yazar Musa Güneş, bu tür yaklaşımların disiplinlerarası çalışmalara zemin hazırlayacağını ve ilmi üretimin kalitesini artıracağını ifade etti.
Organizatörler seminerin sonunda katılımcılara teşekkür ederek, benzer ilmî programların, sürecek bir dizi etkinliğin parçası olduğunu duyurdu. Etkinlik, akademik bir atmosferde gerçekleşirken izleyiciler arasında farklı kuşaklardan ilim insanlarının bir araya gelmesi dikkat çekti; gençlerin soru ve katkıları, programın canlı ve üretken bir tartışma zemini oluşturmasını sağladı.
Kevser Akademi yetkilileri, Allâme Tabâtabâî’nin düşünsel mirasının daha geniş kitlelere ulaştırılması için çeviri, atölye ve disiplinlerarası projeler geliştirme niyetinde olduklarını belirttiler. Seminer, katılımcılar tarafından hem içerik zenginliği hem de düzenleniş biçimi bakımından olumlu not aldı; birçok izleyici, benzer toplantıların devamını talep etti.
Program saat 20:00’de salavat ve dua ile sonlandırıldı; katılımcılar seminer sonrasında birbirleriyle fikir alıp verişinde bulunmaya devam etti. Kevser Akademi’nin web sayfası ve sosyal medya kanallarında etkinliğe dair fotoğraf ve özet materyaller paylaşıldı.

yorumunuz