Salı 9 Aralık 2025 - 22:30
Ehlibeyt'e (a.s.) Sevginin En Önemli İşareti, Onların Emirlerine Uymaktır

Havza / Hz. Masume'nin (a.s.) Türbesi'nin Konuşmacısı, eylemde sevginin Ehlibeyt'e (a.s.) sevginin en önemli türü olduğunu belirterek şöyle dedi: "Eğer bir kimse Ehlibeyt'i (a.s.) seviyorsa fakat davranışında onların emirlerinin aksine hareket ediyorsa, sevgisi tam değildir. Dolayısıyla tesettür, doğruluk, günahı terk etmek ve helal‑harama riayet etmek sevginin eylemde olan göstergelerindendir."

Havza Haber Ajansı muhabirinin bildirdiğine göre Havza Hocası ve Hz. Masume'nin (a.s.) Türbesi'nin Konuşmacısı Hüccet-ül İslam vel-Müslimin Nasır Refii, Hz. Masume'nin (a.s.) Türbesi’ndeki mearif meclisinde konuşarak, Hz. Fatıma'nın (s.a.) mübarek doğum gününü tebrik etti. Hüccet-ül İslam Refii ardından İmam Humeyni’nin (r.a.) doğum yıl dönümünü anarak, Şûrâ Suresi’nin 23. ayetine ve “meveddet‑i kurbâ” görevine dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

Hüccet-ül İslam Refii “meveddet” ayetinin konumunu açıklayarak şöyle dedi: "Allah Teâlâ Peygamber’e (s.a.a.) buyuruyor ki: 'De ki: 'Ben risaletim karşılığında sizden bir ücret istemiyorum, sadece yakınlarıma sevgi istiyorum.'' Bu ayet Medine’nin zenginlerinin, Peygamber’e (s.a.a.) hizmetlerinin karşılığı olarak hediye sunmak istemeleri üzerine nazil olmuştur."

Hüccet-ül İslam Refii, Şiî ve Sünnî müfessirlerin “kurbâ” kelimesinin yorumundaki ittifakına dikkat çekerek şöyle dedi: "Fahreddin Râzî tefsirinde nakleder ki, Peygamber (s.a.a.) kurbâ'nın kimler olduğunu soranlara şöyle buyurdu: 'Ali, Fatıma ve onların evlatları.' İmam Hüseyin (a.s.) Aşura günü, İmam Hasan (a.s.) hutbelerinde ve İmam Seccad (a.s.) Şam’da bu ayete istinaden konuşmuşlardır."

Hüccet-ül İslam Refii şöyle ekledi: "Kur’an’da peygamberlerin risalet ücretine dair yaklaşık on yedi ayet vardır. Hepsi 'Biz ücret istemiyoruz.' der. Ancak Allah Teâlâ yalnızca İslam Peygamberi (s.a.a.) için ücret belirlemiş, o da Ehlibeyt'e (a.s.) sevgi olarak tayin edilmiştir."

Ehlibeyt'e (a.s.) Sevgi Gösterme Mertebeleri

Hz. Masume'nin (a.s.) Türbesi'nin Konuşmacısı, merhum Ayetullah Şahru‌di’nin Âyet-i Meveddet’ten Dersler adlı kitabına atıfta bulunarak, Ehlibeyt'e (a.s.) sevginin mertebelerini şu şekilde sıraladı: "Kalpte, sözde, eylemde, canı, evladı, malı feda etmek ve ilmî sevgi. Ayetullah Şahrudi bu sıralamadan sonra şöyle dedi: 'En düşük derece kalpte olan sevgidir. Hatta kişi Müslüman olmasa bile Ehlibeyt'i (a.s.) sevebilir. Örneğin üç Hristiyan yazar George Jordac, Antoine Bara ve Süleyman Ketani, Emirel Müminin (a.s.), İmam Hüseyin (a.s.) ve Hz. Zehra (s.a.) hakkında kitaplar yazmışlardır."

Hüccet-ül İslam Refii şöyle ekledi: "Halife Ömer’in oğlu Abdullah ibni Ömer, Peygamber’in (s.a.a.) öptüğünü gördüğü için İmam Hüseyin’in (a.s.) göğsünü öpmüştür; fakat İmam’a (a.s.) yardım etmeye razı olmamıştır. Kalpte olan sevgi değerlidir, ancak yeterli değildir."

Hüccet-ül İslam Refii, sevginin ifade edilmesi gerektiğini belirterek sözlü sevgiye dikkat çekti ve şöyle dedi: "Ehlibeyt'e (a.s.) hakaret karşısında sessiz kalmak uygun değildir. Meysem-i Tammar ve Dı-beli Huzâî sevgilerini dilleriyle ifade etmiş ve bunun bedelini ödemişlerdir."

Hüccet-ül İslam Refii sorulara cevap verme gerekliliğine temas ederek şöyle ekledi: "Eskiden insanlar sorularını doğrudan İmamlarla paylaşabiliyordu. Bugün ise bazı gençler, sosyal medyada birkaç şüphe oluşturan soru gördüklerinde namazı ve tesettürü terk ediyorlar. Bu nedenle ilim havzası diğerlerinden önce sahaya girip sorulara cevap vermelidir."

Hüccet-ül İslam Refii eylemde olan sevgiye atıfta bulunarak bunun en önemli sevgi türü olduğunu vurguladı ve şöyle dedi: "Eğer bir kimse Ehlibeyt'i (a.s.) seviyorsa ama fiilen onların emirlerinin aksine davranıyorsa, sevgisi tam değildir. İmam Bâkır (a.s.) bu konuda şöyle buyurmuştur: 'Bizim Allah ile akrabalığımız yoktur. İnsana Allah’a yakınlık kazandıran yalnızca itaattir.'”

Hüccet-ül İslam Refii şöyle ekledi: "Tesettür, doğruluk, günahı terk etmek ve helal-harama riayet etmek, eylemde olan sevginin işaretleridir."

Hüccet-ül İslam Refii, İmam Hüseyin’in (a.s.) ashabına değinerek, dördüncü sevgi türünün canı feda etmek olduğuna değindi ve şöyle dedi: "Kerbela’da sadece sözlü veya malî sevgi yeterli değildi; can feda edecek sevgi de gerekiyordu.
Bu yüzden Habip ibni Mezâhir, Müslim ibni Avsece ve diğer sahabeler canlarını feda ettiler."

Havza Hocası Hüccet-ül İslam Refii, beşinci sevgi türünün evlâdını feda etmek olduğunu belirterek şöyle dedi: "Hz. Ümmül Benîn (s.a.) dört oğlunu İmam Hüseyin (a.s.) yolunda feda etti. Bu da sevginin zirvesidir."

Hüccet-ül İslam Refii, Enfal Suresi’nin 41. ayetine dayanarak malî sevgiye işaret etti ve şöyle dedi: "Humus (malın fazlasının beşte birini verme), Ehlibeyt'e (a.s.) sevgi göstermenin yollarından biridir. İmam Rıza (a.s.) şöyle buyurmuştur: 'Humus, din hususunda bize yardımcıdır.'”

Hüccet-ül İslam Refii sözlerini şöyle sürdürdü: "Yedinci sevgi ve meveddet türü, ilmî sevgidir.
Allame Eminî, El‑Gadir adlı eserini yazmakla; Hişam ibni Hakem münazaralarıyla ve büyük âlimler sorulara cevap vererek ilmî sevgilerini göstermişlerdir."

Konuşmasının sonunda Hüccet-ül İslam Refii, Kur’an ayetlerine ve rivayetlere dayanarak insanları saptırmanın çok büyük bir günah olduğunu belirtti ve şöyle dedi: "İnsanları dine karşı şüpheye düşürecek sorular ortaya atan ve başkalarının sapmasına sebep olan kimseler hem kendi günahlarını hem de saptırdıkları kişilerin günahlarını yüklenirler.
Bu yüzden şüphe yayan kişi sorumludur ve Allah’ın huzurunda hesap vermek zorundadır."

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha