Havza Haber Ajansı'nın bildirdiğine göre, bu içerikte bu tür ilişkilerin gizli ve açık zararlarını inceleyecek ve bunların bireysel, sosyal ve ailevi yaşam üzerindeki etkilerini değerlendireceğiz.
Karşı Cinsle Arkadaşlığın Zararları Nelerdir?
Bu soruya cevap vermeden önce kısa bir giriş yapalım ve ardından sorunuzun asıl konusuna geçelim:
İnsan ilişkileri ve başkalarıyla dostluk, ilahi dinlerde özellikle de İslam dininde tanımlanmıştır. Bu ilişkinin sınırları tamamen belirlenmiştir.
İslam dini, aile mahremiyetinin korunması, ailenin gelişimi ve serbest ilişkilerin önlenmesi, nesillerin karışmasının engellenmesi gibi konularda, İslam toplumundaki bireyler için yasalar koymuştur. Bunlardan biri de mahrem ve namahrem yasasıdır. İslam açısından, iki karşı cins arasında dostane ve samimi bir ilişki sadece evlilik çerçevesinde anlam kazanır. Tabii ki, sosyal hayatta İslami kurallara uygun olarak ve dış görünümde ve içte örtünme kurallarına riayet edilerek bilimsel alanlarda ve sosyal katılımlarda bulunmak kabul edilebilir; ancak bu çerçevenin dışında ilişki kurmak için İslam, evliliği tavsiye etmektedir. Bu nedenle, İslam'da bir kız ve bir erkek ya da bir kadın ve bir erkek arasında dostluk ilişkisi anlam kazanmaz.
Tüm taklit mercîlerinin görüşüne göre, namahrem bir kadın ve erkek arasında tahrik edici (duygusal ve sevgi ifadesi) sözlerin alışverişi haramdır ve sakıncalıdır.
Kuran-ı Kerim hem erkeklere hem de kadınlara birbirleriyle dostluk ilişkisi kurmaktan kaçınmalarını tavsiye eder. Bu nedenle, kadınlara şöyle buyurur: "Erkeklerle gizli ve yalnız başına konuşmayın." (1) Başka bir ayette ise erkeklere şöyle tavsiyede bulunur: "Kadınlarla ve karşı cinsle gizli ve yalnız başına konuşmayın." (2) Yani, bir kadının sevgilisi olması ne kadar çirkin ve hoş değilse, bir erkeğin de kendisine bir kız arkadaşı seçmesi ve onunla dostane ilişkide bulunması o kadar çirkin ve hoş değildir. Dolayısıyla, her ikisi de ahlaki ve dini kurallara uymakla yükümlüdürler ve iffetlerini korumalıdırlar; çünkü kız ve oğlanın birbirini tanıma bahanesiyle ve evlilik amacıyla çukura düşmelerine izin verilmemelidir. Bu alan son derece hassas ve tehlikeli bir alandır ve başlangıçta kötü niyetleri olmasa bile, ilerleyen süreçte o kadar güçlü şeytani ve saptırıcı güçler vardır ki istemeden o yöne çekilirler.
Kız ve Erkeğin Şer'i ve Örfi Çerçevenin Dışındaki İlişkisinin Zararları
Kız ve erkek arasındaki ilişkilerin zararları hiçbir düşünceli ve gerçekçi insan için karmaşık değildir. Biraz dikkat edildiğinde, toplumda birçok kız ve erkeğin kurduğu dostane ilişkilerde bu zararları gözle görebiliriz.
Gazete sayfaları, kız ve erkek arasındaki ilişkilerin neden olduğu ve bazen korkunç ve telafisi imkânsız sonuçlara yol açan durumları içermektedir. Aşağıda bu tür kız ve erkek ilişkilerinin bazı zararlarına değineceğiz:
A - Psikolojik ve Bireysel Zararlar:
Kadın ile erkek arasındaki mahremiyetin yokluğu ve serbest arkadaşlıklar, cinsel heyecanları artırmaktadır. Cinsel arzu güçlü, derin bir içgüdüdür; ne kadar çok tatmin edilirse o kadar azgınlaşır; tıpkı ateşe daha fazla odun atıldıkça alevlerinin büyümesi gibi. İnsan ruhu son derece uyarılabilir bir yapıya sahiptir. İnsan ruhunun uyarılabilirliğinin belirli bir sınırı olduğunu düşünmek yanlıştır; bu sınır aşıldığında ruhun sakinleşeceğini düşünmek yanlıştır.
Hiçbir erkek güzel kadınların peşinden koşmaktan vazgeçmez; hiçbir kadın da erkekleri kendine çekmekten veya onların kalbini kazanmaktan vazgeçmez. Öte yandan, sınırsız istekler kaçınılmaz olarak yerine getirilemeyecek durumdadır; bu da her zaman bir tür yetersizlik hissi ile birlikte gelir. Arzulardan uzak kalmak ise ruhsal bozukluklara ve psikolojik hastalıklara yol açar.
Eğer toplumda cinsel cazibeler yaygınlaşıp kızlar ve erkekler özgürce ilişki kurarlarsa, kızların davranışları erkeklerin dikkatini çekerek zihinlerini saptırır ve kalplerini karıştırır. Elbette kızlar da zarar görmektedir; çünkü pek çok kız, kabul gören güzellik standartlarına ulaşma arzusu nedeniyle psikolojik bozukluklara maruz kalmaktadır.
Diğer taraftan, eğer sokaklarda flört etmek yaygın hale gelir ve güzellik sergilemek kızların sanatı olarak kabul edilir, kız-erkek ilişkilerinde çekim gücü ortaya çıkarsa, yeterli güzelliğe sahip olmayan kızlar baskı altında kalır ve sürekli bir yetersizlik hissi duyarlar; bu da ruhsal durumlarına ciddi zararlar verir.
Bir diğer zarar, bu tür ilişkilerin genellikle istikrarsız olup çıkarcılığa dayandığı için aşkın başarısızlıkla sonuçlanmasıdır. Sonuç olarak, bu durum kişilerin hassas ve neşeli ruhlarının depresyona girmesine neden olur. Ayrıca, eğitimde düşüş, zaman ve değerli hayatın israfı gibi diğer zararlar da söz konusudur.
B - Sosyal Zararlar:
Sosyal gücü felç eden unsurlardan biri, iş ortamını cinsel haz arayışlarıyla kirletmektir. Çünkü bu durum, bir yandan kadının kişiliğini ve onurunu erkeklerin tatmin aracı olarak bir nesneye indirgerken, diğer yandan onun sosyal faaliyetleri için gerekli olan psikolojik güvenliği ortadan kaldırır. Aynı zamanda erkeklerin de işlerine yeterince odaklanmalarını engeller. Kız ve erkek arasındaki ilişkiler ne kadar kurallı hale gelir ve cinsel uyarıcılardan ve gösterişten uzaklaşırsa, toplum o kadar sağlıklı olur; bireyler işlerine daha iyi odaklanır, gençler iş, eğitim ve üniversite ortamında daha rahat olur ve daha fazla ilerleme yaşarlar. Yeteneklerin bastırılması, boşanma oranlarının artması, tartışmaların yaşanması ve gayri meşru çocukların doğma olasılığı gibi diğer sosyal sonuçlar da bu tür ilişkilerin çerçeve dışındaki etkilerindendir.
C - Ailevi Zararlar:
Sınırsız ve serbest arkadaşlıklar bazı ailelerde erkekler ve kızlar arasında serbestliğe zemin hazırlamış ve evliliği bir görev, yükümlülük ve kısıtlama haline getirmiştir. Cinsel ilişkilerin aile ortamına ve yasal evlilik çerçevesine sıkı bir şekilde sınırlandırıldığı toplum ile serbest ilişkilerin izin verildiği toplum arasındaki fark, ilk toplumda evliliğin bekleyişin ve mahrumiyetin sona ermesi, ikinci toplumda ise mahrumiyetin ve kısıtlamanın başlangıcı olmasıdır. Serbest cinsel ilişkiler sisteminde evlilik, kız ve erkeğin özgürlük dönemini sona erdirir ve onları birbirlerine sadık olmaya zorlar; İslami sistem ise onların mahrumiyetine ve bekleyişine son verir.
Bu nedenle ilk zarar, evlilik ve aile kurma isteksizliğidir. Diğer bir zarar ise, erkeğin endişeli ve huzursuz olmasıdır. Zira başkalarının onun eşini kendisinden önce elde etmesinden korkar. Evlilik öncesinde birçok kişiyle ilişki kurmuş bir erkek, evlilik sırasında hoşlandığı her kızı düşündüğünde, o kızın da birçok erkekle ilişki kurduğunu varsayar ve onun saf ve iffetli olmadığını düşünür. Sonuç olarak, toplumda güvensizlik ve şüphe duyguları artar. Bu nedenle serbest ilişkiler, birçok şüpheye zemin hazırlar. Ayrıca bu tür ilişkiler gelecekte eşine karşı güven duygusunun zayıflaması ve kızlar ile erkeklere yönelik şüpheci bir yaklaşıma neden olur.
Serbest ve karmaşık toplumlarda aileleri tehdit eden bir diğer husus ise kadın ve erkeğin sürekli karşılaştırma yapmasıdır; sahip oldukları ile sahip olmadıkları arasındaki karşılaştırmalar. Aile bağlarını zayıflatan bu karşılaştırmalar, eşler arasında özellikle erkekte istek ateşini körükler. Bu tür arkadaşlıkların diğer ailevi sonuçları arasında eşler arasındaki duygusal ilişkinin soğuması, boşanma oranlarının artması ve gelecekte huzurlu bir aile kurma imkanının kaybolması yer almaktadır.
Kız ve erkek ilişkileri hakkında birçok değerli eser bulunmaktadır. İşte bunlardan bazıları:
• "İran'da Kız ve Erkek İlişkilerinin İncelenmesi ve Düzeltici Çözümleri" - Abdullah Cevan
• "Kız ve Erkek İlişkilerine Dair Bir Analiz" - Hamza Karimhani
• "İran'da Kız ve Erkek İlişkilerine Dair Eğitsel Bir Analiz" - Ali Asgar Ahmedi
• "Gençlik: Çiçek Açma Dönemi" - Dr. Ali Ahmad Panahi (İslami Psikolog)
• "İslam Açısından Kız ve Erkek İlişkileri" - Seyyid Rahman Şefii
• "Günümüz Toplumunda Kız ve Erkek İlişkileri" - Niyaz Javdani
• "Kız ve Erkek İlişkileri" - Muhammad Ali Rızai İsfahani
•"Kızlar ve Oğlanlar Arasındaki İlişkiler" Muhammed Rıza Ahmedi
• "Kızlar ve Oğlanlar Arasındaki İlişkiler" - Muhsin Maceracu
• "Gizli Yüz (Kız ve Erkek İlişkileri)" - Peyami Man Kurumu
Dipnot:
1. Maide/ 5
2. Nisa/ 25
Kaynak:
Dini Sorulara Cevap Merkezi
Havza / Tatlı vaatlerle başlayan, ancak çoğunlukla acı gözyaşlarıyla sona eren bir ilişki! Duygusal arkadaşlık tuzağına düşmeden önce bilmeniz gereken gerçekler: Derin psikolojik zararlar ve evlilik geleceğinin yok olması...
yorumunuz