Salı 28 Ocak 2025 - 17:59
Peygamber Efendimizin (s.a.a) Kararlılığının Sırrı, Allah’a ve Mahlukata Olan Marifet ve Aşkıdır

Havza / “İslam Peygamberi’nin (s.a.a) sorumluluğu yalnızca bir görev değildi; o, bir aşk, bir iman ve bir hayat idi. O Hazret, Allah’a olan derin marifeti ve ilahi sorumluluğu ve ayrıca Allah’ın kullarına duyduğu sınırsız sevgiyle 23 yıllık risaleti boyunca yorulmadan ve kararlılıkla ayakta kalmayı başardı.”

Erak Zehra (s.a) İlim Havzası Kültürel İşler Yardımcısı Giti Firuzi, Havza Haber Ajansı muhabiriyle yaptığı röportajda şöyle ifade etti:

“Marifet ve aşk, Peygamber Efendimizin (s.a.a) sorumluluğunu yerine getirmesinde iki güçlü dayanak noktasıydı.”

Firuzî, şu açıklamalarda bulundu:

“Bu, manevi ağırlığı ve kapsamı itibarıyla Adem (a.s) zamanından önce bir örneği olmayan ve kendisinden sonra da kimseye verilmemiş bir sorumluluktu. Soru şu ki, Peygamber Efendimiz (s.a.a) bu sorumluluğu nasıl yerine getirdi? Cevap olarak şunu söyleyebiliriz: O, bu büyük sorumluluğu tamamen ifa etti. Peki, bu sorumluluğu yerine getirmede iç dünyasında ne tür bir güç vardı? Şüphesiz cevabı da şudur ki; İki büyük dayanağı vardı:

Birinci dayanağı; Marifet, yani Allah’ı tam anlamıyla tanıyordu ve sorumluluğun derinliğini ve büyüklüğünü tamamen kavramıştı. Bu sorumluluğun hem kendisi hem de insanlar için taşıdığı tüm fayda ve hikmetleri biliyordu. Şunu çok iyi anlıyordu ki aldığı her nefes bile bu sorumluluğu yerine getirme yolunda Allah’a bir  ibadettir.”

Erak Zehra (s.a) İlim Havzası Kültürel İşler Yardımcısı sözlerine şöyle devam etti:

“Örneğin, şu anda benim bir âlimi ziyaret etmem, bir hastayı görmem, anne ve babamı ziyaret etmem ya da bir mümini görmem gerektiğini hissediyorum. Hiçbirinin benimle bir işi yok, ama bu sorumluluğu yerine getirmek için adım attığım andan itibaren aldığım her nefes ibadet sayılır.”

Firuzî, Peygamber Efendimizin (s.a.a) sahip olduğu ikinci dayanağın, sorumluluğa olan sevgi ve aşk olduğunu belirterek şöyle dedi:

“Efendimiz (s.a.a) sorumluluğu, bu sorumluluğu veren Allah’ı ve bu sorumluluğun hem kendisi hem de insanlar için taşıdığı faydaları tam anlamıyla kavramıştı. Bu derin marifetten ortaya çıkan ikinci güç ise, İmam Sadık’ın (a.s) buyurduğu gibi, sorumluluğa duyduğu sevgi ve aşktı. Bu sevgi ve aşk sayesinde 23 yıl boyunca ne yoruldular, ne geri çekildiler, ne de gevşeklik ve bıkkınlık gösterdiler. Hatta bedenin doğal olarak gerektirdiği şekilde dinlenmediler bile.”

Firuzî sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu iki güç, Peygamber Efendimize (s.a.a) tüm sorumluluklarını yerine getirmede yardımcı oldu. Bazen bu sorumluluğu yerine getirirken ölüm tehlikesinin bulunduğunu açıkça görüyorlardı, ancak Allah ona şöyle diyordu: ‘Allah seni insanlardan koruyacaktır.’ Efendimiz (s.a.a) de bu güvenle görevini yerine getiriyordu.”

Etiketler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha