Havza Haber Ajansı | 15 Receb, İslam'ın büyük hanımefendisi Hazreti Zeynep Kübra'nın (s.a) vefat yıldönümüdür.

Ehlibeyt'ten beş kişinin zamanında olup her birinden bir özelliği miras almıştır.

Peygamber'den (s.a.a) akıl ve feraseti alarak "Akile" olmuştur. "Hiçbir alimden ders almayan alime" ifadesiyle anılmıştır.

BabasınEmir-el Müminin'den (a.s) cesareti miras aldı. İbn Ziyad'a karşı kararlılıkla şöyle dedi: "Şüphesiz fasıklara rezil olacak ve yalan söyleyenler, fâcir ve tahripkârdır; biz böyle biri değiliz, başkalarıdır."

Annesi Fatıma'dan (s.a) iffeti ve haya duygusunu miras aldı. Yezid'e karşı ilk şikayeti "Peygamber'in (s.a.a) kadınları neden yabancıların bakışlarına maruz kalıyor?" şeklindeydi.

İmam Hasan'dan (a.s) sabrı miras aldı. Bu sabır, şükür ile birlikteydi. Kardeşi Hüseyin'in (a.s) bedeninin yanında şöyle dedi: "Allah'ım, bu az miktardaki kurbanı bizden kabul et."

Diğer kardeşi İmam Hüseyin'den (a.s) ise izzeti miras aldı ve Kerbela'yı güzelliğin bir sembolü olarak tanıttıı: "Güzellikten başka bir şey görmedim..."

Bir dönemde, birçok erkek, özellikle bazı Peygamber (s.a.a) sahabeleri, Yezid'e karşı alçaklık ve teslimiyet göstererek sessiz kalmışlardı. Kufe ve Şam'ın uyku ve ölüm dolu atmosferinde, Zeynep (s.a) tarafından yapılan destansı hitapların yankıları duyuluyordu. Yezid'e karşı iman gücüyle şöyle diyordu: "Elinden ne gelirse yapsan bile, Allah'a yemin ederim ki, bizim hatıramız silinmeyecek."

O, kararlı ve dirençli bir şekilde durdu ve büyüklüğünü sergileyerek Kerbela mesajını kalıcı kıldı.

Şehitlerin evlası, şehidin kardeşi ve şehidin annesi olan Zeynep'e (s.a) Allah'ın ve meleklerin selamı ve duaları olsun...

Seyyid Muhsin Âl-i Nebi