Havza Haber Ajansı’nın haberine göre, İlim Havzaları Sosyal ve Siyasi İşler Ofisi Başkanı Hüccetü’l-İslam ve’l-Müslimin Muhammed Estuvar Mimendi, Dünya Kudüs Günü arifesinde Havza Haber Ajansı muhabiriyle yaptığı röportajda Filistin meselesinin çeşitli boyutlarını değerlendirdi.

İlim Havzaları Sosyal ve Siyasi İşler Ofisi Başkanı, Kudüs Günü’nü “İslam ümmetinin izzet sahibi olmasının bir sembolü” olarak nitelendirerek, Kudüs’ün özgürlüğü için Müslümanların birlik içinde olması gerektiğini vurguladı.

Hüccetü’l-İslam ve’l-Müslimin Estuvar Mimendi, Kudüs Günü’nün geçmişine değinerek şunları söyledi: “Bu gün, İmam Humeyni’nin (r.a) hikmet dolu girişimiyle, Kudüs’ün ideallerine bağlılık ve Filistinli mazlumları savunma günü olarak adlandırıldı. Kudüs Günü sadece bir sembol değil, aynı zamanda dünya Müslümanlarının zulme ve adaletsizliğe karşı ortak iradesinin bir yansımasıdır.”

İlim Havzaları Sosyal ve Siyasi İşler Ofisi Başkanı, Mescid-i Aksa’nın İslam’daki yerine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı: “Müslümanların ilk kıblesi olan Mukaddes Kudüs, eşsiz bir kutsallığa sahiptir. Bu kutsal toprakları işgal eden gaspçı Siyonistler şunu iyi bilmelidir ki dünya Müslümanları, bu mukaddes topraklardaki yasal ve şer’i haklarından asla vazgeçmeyecektir.”

Konuşmasının devamında, Siyonist rejimin oluşum sürecini tarihsel açıdan analiz eden Hüccetü’l-İslam ve’l-Müslimin Estuvar Mimendi şöyle konuştu: “Eğer Holokost hakkında özgür araştırmalar yapılsa, perde arkasındaki gerçekler ortaya çıkacaktır. Peki, neden Müslümanlar Hitler’in suçlarının bedelini ödemek zorunda? Neden Yahudi devleti kurmak için Filistin yerine Avrupa’dan bir bölge seçilmedi? Holokost denilen büyük yalan, sadece bir bahanedir. Diyelim ki bu iddia doğru; peki, bu olayda en küçük bir rolü olmayan Müslümanlar neden bunun bedelini ödemeli? Neden Avrupa topraklarının bir kısmı Yahudi devleti için tahsis edilmedi?”

Hüccetü’l-İslam ve’l-Müslimin Estuvar Mimendi, Batı’nın Siyonist rejimi desteklemesinin ardındaki hedeflere değinerek şunları vurguladı: “Gerçek şu ki sömürgeci güçler, İslam dünyasının kalbinde yeni bir Hayber Kalesi’ne ihtiyaç duyuyordu. Siyonist rejim, İslami uyanışı bastırmak ve yeni bir İslami medeniyetin oluşumunu engellemek için askeri ve güvenlik üssü rolü oynamaktadır.”

İlim Havzaları Sosyal ve Siyasi İşler Ofisi Başkanı, Filistin meselesinin geleceğine dair umutlu olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: “Bugün dünyada şahit olduğumuz İslami uyanış, Mukaddes Kudüs’ün özgürlüğü için parlak bir geleceğin müjdecisidir. İslam ümmeti, birliği ve dayanışmasıyla kesinlikle bu İslam beldesinin özgürlüğüne tanıklık edecektir.”

Bu yıl da Dünya Kudüs Günü etkinlikleri, Ramazan ayının son cuma günü İslam ülkeleri başta olmak üzere Avrupa ve Amerika’daki birçok ülkede düzenlenecektir.