Havza Haber Ajansı'nın uluslararası servisinden alınan bilgiye göre, Kum İlim Havzası Câmî Müderrisin Genel Kurul Yönetim Heyeti, başkan ve sekreter ile birlikte, Şevval ayının 2. ve 3. günlerinde (3 ve 4 Nisan) Necef'te Ayetullah Beşir Necefî, Vaizî Sebzevarî, Hüseyni (Irak'taki Velayet-i Fakih Temsilcisi), Yakubi ve Şeyh Muhammed Sened ile görüştü.
Ziyaretin Amaçları ve Câmî Müderrisin Genel Kurulu Tanıtımı
Hüccet-ül İslam vel-Müslimin Süleymani Erdehali, bu görüşmelerde kurumun tanıtımını ve ziyaretin amaçlarını özetledi. Bu kuruluşun, merhum İmam'ın (ra) bir hatırası ve Rehber'in vurguladığı bir konumda olduğunu belirten Hüccet-ül İslam Süleymani, bu ziyareti kutsal mekanları ziyaret etme ve Necef'teki büyük müctehitler ile ilişkileri güçlendirme fırsatı olarak değerlendirdi.
Hüccet-ül İslam Süleymani, Kum ve Necef hocalarının sürekli işbirliği yapmasının, gerçek İslam'ın hedeflerini ilerletmek, İslam Cumhuriyeti sistemini güçlendirmek ve düşmanların tuzaklarına karşı dikkatli olmak için gerekli olduğunu vurguladı ve büyük müctehitlerden, Câmî Müderrisin Kurumu'nun bilimsel ve eğitici kapasitesinden yararlanmalarını istedi.
Ayetullah Beşir Necefî'nin Kum Heyeti ile Görüşmesindeki Açıklamaları
Ayetullah Beşir Necefî, havza dersleri ve hocaları üzerinde dikkatli bir denetimin gerekliliğine vurgu yaparak şöyle dedi: "Necef'te yönetim düzeni ve kuralları başlangıçtan beri mevcut değildi; ancak Kum'da hükümet ve sistem varken denetim ve yasaların var olması gerekmektedir."
Bağımsızlığın, hükümetlerin havzalara müdahale etmemesi gerektiği anlamına geldiğini belirten Ayetullah Necefî, bu bağımsızlığın, hocaların özgürce rehberlik yapabilmeleri ve istinbatta bulunabilmeleri için gerekli olduğunu ifade etti.
Ayetullah Beşir Necefî ayrıca İslam Cumhuriyeti sisteminin önemine işaret ederek şöyle dedi: "Eğer İran sistemi zarar görürse, Necef havzaları da sarsılacaktır." Hz. Ali'ye (a.s.) olan sevginin önemine dikkat çekerek "Ali'yi (a.s.) sevmeden ölmemeliyiz." şeklinde konuştu.
Ayetullah Necefî "Zûr fân sarif" ifadesinin İmam Hüseyin'in (a.s.) ziyaretine dair derin bir felsefeyi temsil ettiğini belirterek, bu ifadenin İmam Hüseyin'in (a.s.) acısının hafifletilmesini istemediğini, aksine bu büyük acıyla kalpteki bağlantıyı korumayı amaçladığını vurguladı.
Ayetullah Vaizî Sebzevarî'nin Kum Heyeti ile Görüşmesindeki Açıklamaları
Ayetullah Vaizî Sebzevarî, bu görüşmede havzaların manevi değerlerinin korunması gereğini ve Ehlibeyt'e (a.s.) bağlılık konusunu vurgulayarak şöyle dedi: "Necef ve Kerbela duanın kabul edilmesi konusunda özel bir yere sahiptir ve bu fazileti korumalıyız."
Dua etmenin İmam Hüseyin'in (a.s.) kubbesi altında kabul edildiğine dair bir rivayet olduğunu aktaran Ayetullah Vaizî Sebzevarî şöyle dedi: "Ayrıca, başka bir rivayette de dua Hz. Ali'nin (a.s.) yanında kabul edilmektedir; yani Necef'te kabul edilmektedir. Eğer Necef genel olarak ele alınırsa, belki Kerbela'yı da kapsayabilir."
Ayetullah Vaizi devamında şöyle dedi: "Biz aciziz ama Ali (a.s.) bize kabiliyet verebilir. Ondan kabiliyet istemeli ve ona tevessül etmeliyiz." Ayrıca, Harem'de defnedilmiş olan büyük alimlerden ilham alınması gerektiğini de belirtti.
Ayetullah Vaizî, İran'da emri bi-maruf ve nehyi anil münkerin zayıflamaması gerektiğini vurguladı ve şöyle dedi: "Eğer İran sistemi zarar görürse, hepimiz zarar görürüz. Bu nedenle her türlü tehdidi önlemeliyiz."
Ziyaretin Sonu ve Müctehitlerin Mesajları
Bu görüşmelerin sonunda, Necef'in büyük müctehit ve alimleri, câmî Müderrisin'in rolünü takdir ederek havzaların birliğine ve İslami sistemin desteklenmesine vurgu yaptılar ve Kum heyetinden selamlarını, ilim havzaları hocaları ve öğrencilerine iletmelerini istediler.
yorumunuz