Cuma 7 Şubat 2025 - 18:23
Müzakere Deneyimi, ABD ile Müzakerenin Hiçbir Sorunu Çözmeyeceğini Gösteriyor

Havza / İran Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı Hava Kuvvetleri personelinin 8 Şubat 1979'da İmam Humeyni (r.a) ile yaptığı tarihi biat yıl dönümünde İran İslam Cumhuriyeti Hava Kuvvetleri ve Hava Savunma komutanlarıyla yaptığı görüşmede bu tarihi günü onurlu, bağımsız ve kimlik sahibi bir ordunun doğum günü olarak nitelendirdi.

Havza Haber Ajansı'nın bildirdiğine göre İslam İnkılabı Rehberi, gazetelerde ve sosyal medyada müzakere konusundaki tartışmalara ve bazı kişilerin sözlerine atıfta bulunarak şöyle dedi: "Bu konuşmaların odak noktası, Amerika ile müzakere meselesidir ve müzakereleri iyi bir şey olarak anıyorlar, sanki herhangi biri müzakerelerin iyi olmasına karşıymış gibi."
İnkılap Rehberi İran Dışişleri Bakanlığı'nın müzakere, ziyaret ve dünya üzerindeki tüm ülkelerle anlaşma konusundaki yoğun çalışmalarına dikkat çekerek şöyle vurguladı: "Bu konuda tek istisna Amerika'dır. Tabii ki, Siyonist rejimi istisna olarak anmıyoruz; çünkü bu rejim aslında bir devlet değil, bir suç çetesi ve işgalci bir gruptur."
Ayetullah Hamaney, Amerika'nın müzakereden istisna olma nedenini açıklarken şöyle dedi: "Bazıları, müzakere masasına oturursak sorunların çözüleceğini iddia ediyorlar; ancak anlamamız gereken gerçek şu ki, Amerika ile müzakere etmenin ülkenin sorunlarını çözme üzerinde hiçbir etkisi yoktur."
İnkılap Rehberi 2010 yılındaki olumsuz deneyimi  Amerika ile birkaç ülkeyle yaklaşık 2 yıl süren müzakereleri ve nükleer anlaşmaya neden olan bu müzakerelerin faydasızlığının bir kanıtı olarak değerlendirdi ve şöyle ekledi: "O dönemdeki hükümetimiz, onlarla oturdu, gitti geldi, müzakere etti, güldüler, el sıkıştılar ve dostluk kurdular; sonuçta bir anlaşma yapıldı ki bu anlaşmada İran tarafı son derece cömert davranarak karşı tarafa birçok taviz verdi ama Amerikalılar bu anlaşmaya uymadı."
Mevcut ABD Başkanı'nın nükleer anlaşmayı (JCPOA) yırtma konusundaki sözlerine değinen Ayetullah Hamaney şöyle dedi: "Ondan önceki ABD hükümeti de anlaşmayı kabul etmesine rağmen buna uymadı ve kaldırılması gereken ABD yaptırımları kaldırılmadı. Birleşmiş Milletler meselesi de her zaman İran'ın üstünde bir tehdit şeklinde yaranın arasında bir kemik gibi durdu."
Ayetullah Hamaney "İki yıl müzakere etme, taviz verme ve geri adım atma ama sonuç alamama" deneyimini dikkate almanın gerekli olduğunu vurguladı ve şöyle ekledi: "Amerika, sahip olduğu eksikliklere rağmen aynı anlaşmayı ihlal etti ve çekildi. Dolayısıyla, böyle bir hükümetle müzakere etmek mantıksızlık, akılsızlık ve onursuzluktur. Bu nedenle onlarla müzakere edilmemelidir."
İç sorunlar ve geçim sıkıntılarıyla mücadele eden halkın durumuna değinen Ayetullah Hamaney şöyle dedi: "Sorunları çözecek olan iç faktör, 'sorumlu yöneticilerin azmi ve dost milletin desteğidir.' Bu ulusal birliğin sembolü 11 Şubat'tır. İnşallah bu yıl da bu birliği göreceğiz."
İnkılap Rehberi "Farkındalığa sahip millet ve yorulmaz yöneticileri" sorunların çözümünde etkili olarak nitelendirdi ve şöyle ekledi: "Yöneticiler, hamdolsun, çalışıyorlar ve aynı zamanda bu saygın hükümetin halkın geçim sorunlarını azaltabileceği ve zorlukları giderebileceği konusunda büyük umutlarımız var."
Ayetullah Hamaney, Amerikalıların dünya haritasını değiştirme çabalarına atıfta bulunarak şöyle dedi: "Onların yaptığı işin hiçbir gerçekliği yoktur ve sadece kağıt üzerinde kalmaktadır; elbette bizimle ilgili de görüş bildiriyorlar, konuşuyorlar ve tehdit ediyorlar."
İslam İnkılabı Rehberi şöyle vurguladı: "Eğer bizi tehdit ederlerse, biz de onları tehdit ederiz; eğer tehditlerini gerçekleştirirlerse, biz de tehditlerimizi gerçekleştiririz ve eğer milletimizin güvenliğine saldırırlarsa, biz de kuşkusuz onların güvenliğine saldırırız."
Hazreti Ayetullah Hamaney, bu karşılıklı davranışı Kur'an'dan ve İslam'ın emirlerinden aldıklarını belirtti ve şöyle dedi: "Umarım Yüce Allah, bize görevlerimizi yerine getirmede başarı nasip eder."
Konuşmasının ilk bölümünde 8 Şubat 1979'u kutlu ve muhteşem bir anı olarak değerlendiren  Ayetullah Hamaney şöyle dedi: "O gençlerin destansı eylemi, yeni ordunun seyrini belirledi ve çeşitli ordu unsurlarının o biat ilhamıyla milletin saflarına katılmasına neden oldu."
İnkılap Rehberi Seyyâd Şirâzi, Settâri, Babayi, Kolahduz ve Fellâhi gibi tanınmış şehitleri anarak şöyle ekledi: "Bu kahramanların ortaya çıkışının temel nedeni, İnkılap'tan 3 gün önce ve tehlikenin ortasında bir grup Hava Kuvvetleri mensubunun gerçekleştirdiği cesur harekettir."
Hazreti Ayetullah Hamaney, 8 Şubat 1979 hareketinin bugün ülke ve millet için gerekli özelliklerini sıralayarak şöyle dedi: "'Cesaret' ve 'doğru zamanlama' Hava Kuvvetleri mensuplarının eyleminin öne çıkan iki özelliğidir."
Hazreti Ayetullah Hamaney "zamanında" ve "gereken anda karar vermenin" çok önemli olduğunu belirterek şöyle ekledi: "Tevvabin Kerbela'da İmam Hüseyin'e (a.s) yardım etmediler ama daha sonra kıyam ettiler ve hepsi öldürüldü; fakat bu sonuçsuz bir işti çünkü zamanında değildi."
Ayetullah Hamaney, 8 Şubat 1979'un diğer bir özelliğinin akıl ve hesaplama temelli hareket olduğunu belirterek şöyle dedi: "Bazı kişiler İnkılapçı hareketin akılla çeliştiğini düşünüyor ancak İnkılabın hareketi diğer her türlü harekete göre daha fazla hesaplama ve akla ihtiyacı olan bir harekettir."
İnkılap Rehberi düşmanın gafletinden yararlanmayı da Hava Kuvvetleri'nin eyleminin başka bir belirgin özelliği olarak değerlendirdi ve ekledi: "Karşı istihbarat teşkilatları ve ordu komutanları bu hareketi, özellikle Hava Kuvvetleri'nde, keşfedemedi veya tahmin edemediler ve aslında beklemedikleri bir yerden darbe yediler."
Hazreti Ayetullah Hamaney Pehlevi rejiminin ordunun Amerikan askeri yapısına dahil edilmesine yönelik eylemlerine dikkat çekerek şöyle dedi: "Ordunun organizasyonu, silahları ve eğitimi Amerikan kaynaklıydı. Önemli atamalar ve silahların kullanım şekli Amerikalıların iznine dayalıydı. Bağımlılık o kadar yoğundu ki İranlıların parça açma ve tamir etme izni bile yoktu."
Ayetullah Hamaney Kutsal Savunma dönemini dönüşmüş ordunun yeteneklerinin ortaya çıktığı bir sahne olarak nitelendirdi ve şöyle ekledi: "Binlerce şehit asker, İran tarihinin parlayan yıldızları gibi parlamaktadır."
Ayetullah Hamaney İran'ı savunmayı çalışmalarının önceliği olarak belirtti ve ordunun güçlendirilmesini en önemli görev olarak tanımlayarak şöyle ekledi: "Ordunun insan gücü, silahlar, eğitim, savaş ve savunma hazırlıkları, zayıf noktaların ve olası zararların giderilmesi, yenilikçi üretimlerin devamlılığı konularında her geçen gün güçlendirilmesi gerekir. Aynı zamanda daha büyük işler yapabileceğini kanıtlamalıdır."
Bu görüşmenin başında, Hava Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Hamid Vahedi, bu kuvvetin son bir yıl içinde, insansız hava gücünün artırılması, siber savunma operasyon merkezlerinin kurulması, akıllı savaş odası komutanlığı, tatbikatlar ve askeri yarışmaların gerçekleştirilmesi gibi konulardaki faaliyetlerine dair bir rapor sundu. Ayrıca "yetenekli, motive olmuş ve inkılapçı" personel yetiştirme konusundaki çabalara da değindi.

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha