Havza Haber Ajansı'nın bildirdiğine göre, Emirel Müminin İmam Ali (a.s) Nehcül Belaga'da sadakanın etkileri hakkında bazı noktalar belirtmektedir ki bu noktalar siz değerli okuyuculara sunulmaktadır:

"Sadaka (muhtaçlara yardım), şifalı bir ilaçtır ve kulların bu geçici dünyadaki eylemleri, o kalıcı dünyada gözlerinin önünde olacaktır."

Açıklama:
Sadakanın Etkileri:
İmam Ali (a.s), bu hikmette maddi ve mânevi yaşamında büyük etki yaratan iki konuya değinmiştir. Öncelikle şöyle buyurur: "Sadaka (muhtaçlara yardım), şifalı bir ilaçtır."
Kur'an-ı Kerim'de ve İslamî rivayetlerde, Allah yolunda infak etmenin ve muhtaçlara sadaka vermenin önemi ve etkisi geniş bir şekilde ele alınmıştır ve bu, en önemli ve etkili hayırlardan biri olarak kabul edilmektedir. "İlaç" ve "etkili" terimlerinin kullanılması, bu eylemin hem bireysel hastalıkları hem de sosyal hastalıkları tedavi edici bir yönü olduğunu göstermektedir.
Sadaka, her türlü bağış anlamına gelmez; içinde ibadet niyeti bulunan bağışlardır. Bu bağışların zekat gibi farz olanları Allah yolunda infak gibi mendup olanları da vardır. Ayrıca yetimlere, yoksullara veya hastalara yardım gibi kişilere yönelik olan ya da hastane veya yetimhane inşası gibi topluma yönelik olan şekilleri de olabilir. Bu tür bağışlar, sürekli olan sadakalar olarak da adlandırılmaktadır.
Ama bu sadakaların nasıl şifalı bir ilaç olduğunu açıklarken, bunun bir kısmının somut yönü olduğunu gözlemleriz. Hastalar bu yolla tedavi olmakta, yetimler himaye edilmekte ve yoksulların acılarına merhem olmaktadır. Bunun yanı sıra, bir kısmı da mânevi bir yön taşımaktadır. Nitekim, Peygamber Efendimiz (s.a.a) tarafından söylenen meşhur bir hadis de bunu ifade etmektedir: "Hastalarınızı sadaka ile tedavi edin ve belaların kapılarını dua ile kapatın." (1) Deneyimler de sadaka vermenin  hastaların tedavisinde oldukça etkili olduğunu göstermektedir.
Bu sözü İmam Kazım (a.s) ile ilgili bir hadisle sonlandırıyoruz: "Bir kişi o Hazretin huzuruna gelerek şöyle dedi: 'Çocuklarım ve eşimle on kişilik bir aileyiz ve hepsi hasta.' İmam (a.s) şöyle buyurdu: 'Onları sadaka ile tedavi et, çünkü sadakadan daha hızlı kabul edilen ve hastalar için daha faydalı bir şey yoktur.'"(2)
İmam Ali (a.s) ikinci noktada şöyle buyurur: "Kulların bu geçici dünyadaki amelleri, ahirette gözlerinin önünde olacaktır."

Nehcül Belaga yorumcularının bazılarının da belirttiği gibi, bu söz İmam'ın (a.s) kıyamette amellerin tezahürü konusuna açık bir işaretidir. Amellerin tezahürü, iyi ve kötü amellerin her birinin kıyamet günü uygun bir şekilde somutlaşması anlamına gelir. Örneğin, namaz güzel ve salih bir insan şeklinde, zulüm ve haksızlık ise siyah ve boğucu bir duman şeklinde somutlaşacaktır. İnsanlar, somutlaşan amellerinin yanında olacak ve onlara verilen mükafat ve cezaların bir kısmı bu yolla gerçekleşecektir.
Kur'an-ı Kerim'de de amellerin tezahürü ile ilgili birçok ayet bulunmaktadır. Örneğin, "Kim zerre kadar hayır işlerse onu görür; kim de zerre kadar şer işlerse onu görür." (3) ayeti bu durumu ifade etmektedir. Amellerin tezahürü ile ilgili daha fazla bilgi için "Kur'an'ın Mesajı" kitabının altıncı cildindeki amellerin tezahürü konusuna başvurabilirsiniz.
Dikkate değer bir nokta, "âcâluhum" ifadesinin Subhi Salih versiyonunda yanlış bir ifade olduğu ve doğru ifadenin "âcelehum" olduğu görünmektedir. Neredeyse tüm Nehcül Belaga nüshaları bu şekilde (âcelehum) yazılmıştır ve "acelehum" ile karşıtlık oluşturması bu anlamı net bir şekilde ortaya koymaktadır. Çünkü "acel" mevcut olan (dünya) anlamına gelirken, "âcel" süreli olan (burada ahiret kastedilmektedir) anlamına gelmektedir. "âcal" ise ölüm süresi anlamına gelen "ecel" kelimesinin çoğuludur ve burada anlam ifade etmemektedir.

Dipnotlar:
(1) Müstedrek-ul Vesail, cilt 7, s. 7, hadis 1.
(2) Vesayil-üş Şia, cilt 2, s. 648, hadis 4.
(3) Zilzal, ayet 7 ve 8.

Kaynak: Emirel Müminin'in(a.s) Mesajı Kitabı, Nehcül Belaga Üzerine Yeni ve Kapsamlı Bir Açıklama.