Pazar 13 Nisan 2025 - 11:17
Aileden Topluma: Kadınların Ekonomik Kalkınmaya Etkisi

Havza / Bir kültürel aktivist, toplumun ekonomik başarılarının önemli bir kısmının kadınların katılımı, rehberliği ve etkili varlığından kaynaklandığını belirterek, bu etkinin aileden topluma yayıldığını ve sonucunda içsel kapasitenin gelişmesiyle birlikte güçlü İran için ekonomik baskıların ve ambargoların azalacağını ifade etti.

Amine Askeri Monfered, Havza Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, kadının aile içindeki değerli ve eğitici rolü ile toplumsal değerlerin, inançların ve davranışların dönüşümünde kilit bir aktör olarak her zaman hem yurt içindeki hem de yurt dışındaki ekonomik, sosyal ve kültürel politika yapıcıların dikkatini çektiğini ifade etti.

Kadınların toplumun tüm hareketlerinde öncü ve ön safta yer alan aktif unsurlar olarak önemli rol oynadığını vurgulayan Askeri Monfered, bu bağlamda Ayetullah el-Uzma Hameney’nin 8 Mart 2018’da yaptığı bir konuşmaya atıfla, “Kadın toplumun sosyal sahasında aktif bir şekilde yer alabilir ve derin bir sosyal etki oluşturabilir” sözlerini hatırlattı.

Kültürel aktivist ayrıca şunları dile getirdi: “İranlı Müslüman kadın, İslam’ın saf öğretilerine dayanan bir söylemle, inkılabın en başından itibaren İmam Humeyni’nin (r.a) buyurduğu üzere ‘inkılabın lideri’ konumunda sahneye çıktı. Ne Doğulu kadının edilgenliğini taşıdı, ne de Batılı kadının meta ve araçsallaştırılmış yapısına büründü; aksine ‘üçüncü kadın modeli’ olarak inkılapçı gösterilerden cephedeki direnişe, cephe gerisi hizmetlerinden bilim, araştırma, teknolojiye; sanattan edebiyata, sosyal ve siyasi alanlardan günümüzde ekonomik sahaya kadar İslami sistemin bir nimeti olarak her alanda belirleyici bir rol üstlendi.”

Askeri Monfered sözlerine şöyle devam etti: “İrade sahibi İranlı kadın, İslam İnkılabı’nın doğuşuyla birlikte kimliğini yeniden kazanarak hem ailede hem de toplumda insan ve medeniyet inşa eden sosyal bir unsur olarak öne çıkmıştır. İnkılabın ilk günlerinden bu yana, öz farkındalık, özgüven ve bilinç sayesinde doğrudan ya da dolaylı olarak karar alma, karar verme ve uygulama süreçlerinde aktif rolünü tanımış ve başarıyla yerine getirmiştir. Bugün, sosyal, kültürel, siyasi ve ekonomik alanda inişli çıkışlı 46 yılın ardından, Müslüman İranlı kadın geçmişte olduğu gibi bugün de sadece kendisi ve ailesi için değil, toplum ve İslami sistem için de ilerleme ve yücelme yolunu açabilecek güce sahiptir.”

Askeri Monfered şunları da ekledi: “Son yıllarda, İslam Cumhuriyeti’nin düşmanları sadece kültürel nüfuz ve yumuşak savaşla yetinmeyip ekonomik yaptırımlar ve baskılarla da sisteme zarar vermeyi hedeflemişlerdir. Ancak bu süreçte de kadınların ekonomideki merkezi rolü —aileden topluma, ulusal düzeyden uluslararası boyuta kadar— inkâr edilemez bir şekilde öne çıkmaktadır.”

Açıklamasının devamında, inkılap toplumunun kadınlarının geçmişte olduğu gibi bugün de İslami toplumun etkili bireyleri olarak yaşam tarzını değiştirme, bireylerin düşünce ve davranışlarını düzeltme yoluyla ekonomik sorunların çözümüne katkı sunabileceklerini belirtti. “Örneğin ailede kanaatkârlık ve şükür ruhunu güçlendirerek, yürüdükleri yola olan imanı sağlamlaştırabilirler. Aynı zamanda, direniş ekonomisinin hayata geçirilmesi doğrultusunda; yerli mal kullanımını teşvik ederek, tüketim alışkanlıklarını düzelterek ve gereksiz, süs amaçlı ithal ürünlerin alımını engelleyerek sadece ekonomiye katkı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda ailelerin ekonomik sıkıntılar ve yaptırımlar karşısında dayanıklılığını artırmada etkili bir rol oynayabilirler” dedi.

Dinî araştırmacı, kadınların aile üyelerini ev bazlı işler ve sanal mesleklerde yer almaya teşvik ederek, ekonomik kaynakların ve hatta küçük aile birikimlerinin israfını önleyebileceğini, böylece istihdam yaratılmasına ve aile ekonomisinin çarklarının dönmesine katkı sağlayabileceğini belirtti.

Ayrıca kadınların, ailedeki eğitimli gençleri sanayi ve ekonomi alanlarında —özellikle bilgi temelli şirketlerde— sürekli ve aktif şekilde yer almaya yönlendirme noktasında da rehberlik ve destek rolü üstlenebileceğini ifade etti. Bu yaklaşım, sadece üretimin canlanmasına katkı sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda büyük ya da küçük aile birikimlerinin boşa harcanmasını da engelleyecektir. Kadınlar, uzun vadeli birikimleri altın, döviz ya da arsa gibi pasif yatırımlarda tutmak yerine, bu kaynakları aile yapısına ve sosyal çevreye uygun küçük ev içi yatırımlara dönüştürebilirler.

Askeri Monfered şöyle ekledi: “Bilgi temelli şirketlerde yapılan küçük ve sınırlı yatırımlar, aile içindeki potansiyelin ortaya çıkmasını sağlamakla birlikte, aile üyelerine iş imkânı yaratarak hem ailede, hem toplumda hem de ülkede etkin bir rol oynayabilir.” Bu noktada, Ayetullah el-Uzma Hameney’nin 20 Mart 2025’te yaptığı şu vurguyu hatırlattı: “Eğer sermaye üretime yönlendirilirse, artık altın, döviz ve benzeri zararlı işlere gitmez.”

Son olarak, toplumdaki ekonomik başarıların önemli bir bölümünün kadınların katılımı, rehberliği ve etkili varlığından kaynaklandığını belirterek, bu süreçlerin direniş ekonomisi planlarının uygulanmasıyla birlikte, üretken yatırımlara öncelik verilerek, aile içinde uyum, dayanışma ve bütünlük oluşturacağını; bu bütünlüğün de toplum geneline yayılıp İran’ın içsel kapasitesini harekete geçirerek ekonomik kuşatma ve baskıların azaltılmasına katkı sağlayacağını ifade etti.

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha